| belediye başkanıyla konuştum opera evinde bir davet vermek için kulağını biraz çıtlattım. | Open Subtitles | كنت أتحدث مع المحافظ و أ ُلح عليه لنقيم الحفل فى قاعة الأوبرا |
| Eğer vermezsen, ben belediye başkanıyla anlaşmanın yolunu bulacağım senin ifade vereceğin tehdidini koz olarak kullanıp onu yarışın dışına atacağım. | Open Subtitles | ،إن لم ترد، يمكنني عقد اتفاق مع المحافظ الاستفادة من تهديد شهادتك لإخراجه من السباق |
| Vali ile konuşacağım. | Open Subtitles | سأتحدث مع المحافظ. |
| Burt Vali ile konuşuyor. | Open Subtitles | بورت) يتحدث مع المحافظ) |
| Velayet sorunum hakkında valiyle mi konuştun? | Open Subtitles | هل انت,تكلمت مع المحافظ عن قضية الحضانة؟ |
| Başkanla öyle konuşman büyük cesaretti. | Open Subtitles | أنت جريئ للغاية ,لطريقة تكلمك مع المحافظ و ماكاي |
| Sen, Belediye başkanı ve benim bir adamın hayatı üzerinden politika yaptığımızı mı ima ediyorsun? | Open Subtitles | هل تشير إلى أني مع المحافظ نقوم بتسييس حياة الرجل؟ |
| 9:15'te belediye başkanıyla randevunuz var.. | Open Subtitles | لديك مقابلة مع المحافظ في 9: 15. |
| Dostlarım, bana müsade ederseniz, belediye başkanıyla bir yemeğe gitmeliyim. | Open Subtitles | أعذروني لدي غداء مع المحافظ |
| belediye başkanıyla randevum var. | Open Subtitles | لدي موعد مع المحافظ |
| Merhaba! belediye başkanıyla görüşme mi? | Open Subtitles | مرحبًا،انها مقابلة مع المحافظ! |
| belediye başkanıyla toplantım var. | Open Subtitles | لدي اجتماع مع المحافظ |
| Burt belediye başkanıyla konuşuyor. | Open Subtitles | بورت) يتحدث مع المحافظ) |
| Böldüğüm için üzgünüm ama haftaya valiyle öğle yemeği ayarlamamıza yardım ettiğin için teşekkür etmek istedim. | Open Subtitles | أتعرف ،أنا آسف للتدخل لكن لقد أردت شكرك لتنظيم الغداء الاسبوع المقبل مع المحافظ |
| Her zaman kullanırlar. valiyle konuştun mu? | Open Subtitles | إنه يستخدمونه دائماً هل تحدثت مع المحافظ بعد؟ |
| Başkanla yapacağım mülakatın gücüne ve iş arkadaşlarımın yeteneklerine güvenmek zorunda kalacağım. | Open Subtitles | عليّ فقط أن أعتمد على قوة مقابلتي مع المحافظ ومهاراتي الإجتماعية. |
| Başkanla konuşup işleri düzeltmek için buradayım. | Open Subtitles | أنا هنا لأتحدث مع المحافظ وأحل الأمور |
| Belediye başkanı ile onun adını bir sokağa verilmesini konuşacağım. | Open Subtitles | لقد تحدثت مع المحافظ بشأن تسمية أحد الطرق باسمه. |
| Seninle Belediye başkanı düzen ve nizam bileti için uğraşıyor. | Open Subtitles | وأنت مشترك مع المحافظ في الإنتخابات |
Arabe 
Anglais 
Français 
Espagnol 
Allemand 
Portugais 
Turc 