"مع خطيبها" - Traduction Arabe en Turc

    • Nişanlısıyla
        
    Belki de bu, ölü Nişanlısıyla paylaştığı özel bir şeydir tabii hayalet oysa. Open Subtitles حسناً، ربما كانت تحوي شيء مميز تشترك فيه مع خطيبها أن كان هو الشبح
    Eski kız arkadaşının Nişanlısıyla paylaştığı yatakta kafanın bir milyon olması gibisi yok. Open Subtitles لا شيء يضاهي شرب المخدرات على السرير الذي تنام عليه شريكتك السابقة مع خطيبها ؟
    Yani, bir kadın Nişanlısıyla gelinlik alırken boş zamanını, aşkıyla geçirebilir mi... Open Subtitles لنذهب اذا يمكن لامرأة أن تتضبع لفستان زفاف مع خطيبها وتقضي وقت فراغها مع شخص آخر
    Onu Nişanlısıyla beraber gelinlik denerken gördük. Open Subtitles بووث وأنا رأيناها تقيس فستان زفاف مع خطيبها
    Yani, bir kadın Nişanlısıyla gelinlik alırken boş zamanını, aşkıyla geçirebilir mi... Open Subtitles لنذهب اذا يمكن لامرأة أن تتضبع لفستان زفاف مع خطيبها وتقضي وقت فراغها مع شخص آخر
    Onu Nişanlısıyla beraber gelinlik denerken gördük. Open Subtitles بووث وأنا رأيناها تقيس فستان زفاف مع خطيبها
    Nişanlısıyla günde 11 defa nasıl seks yaptığını yazın o yetenekli bir kavramsal sanatçıdır. Open Subtitles اكتب عن كيف تمارس الجس مع خطيبها 11 مرة باليوم أنه فنان تخيلي موهوب
    Eğer kararınız buysa önce Nişanlısıyla konuşmanızı tavsiye ederim. Open Subtitles إذا كان هذا هو الحال، قد أقترح عليك أن تبدأ من خلال الحديث مع خطيبها.
    Hatırlasana Cuma'ya Nişanlısıyla gelecek demiştim. Open Subtitles كانت قادمة الجمعة القادمة مع خطيبها ؟
    Kızın burada Nişanlısıyla yaşadığı söyleniyor. Open Subtitles قيل لنا أن الفتاة تعيش مع خطيبها
    Hamile olma ihtimaline karşı, ilk seksini Nişanlısıyla yapmalıymış. Open Subtitles عليها أن تمارس الجنس مع خطيبها لأول مرة -في حالة إن حبلت من الراقص
    Tamam, Nişanlısıyla konuşalım. Open Subtitles حسناً, لنذهب ونتكلم مع خطيبها.
    Evet, Nişanlısıyla olan ilişkisinin hâlâ ölmediğini sanıyor. Open Subtitles تعتقد ان علاقتها مع خطيبها لم تنتهى
    Kardeşin Nişanlısıyla yaptığı acıklı telefon görüşmeleri arasında pişirdi. Open Subtitles أختك، بين المكالمات البكائية مع خطيبها.
    Bak, Colleen benim patronum ve garip Nişanlısıyla olan nişanını bozdu. Open Subtitles إنظر، (كولين) مرؤستى{\pos(190,220)} و قد أنهت علاقتها للتو مع خطيبها المريب
    - Öbür Cuma Nişanlısıyla geliyor. Open Subtitles وهي قادمة الجمعة القادمة مع خطيبها - رائع - بالفعل !
    Jenny mesaj bırakmış, Kara Nişanlısıyla konuşmuş. Open Subtitles هاتين الضحيتين أجبرتا على القيام بالإتصال الهاتفي جيني) تركت رسالة) و (كارا) تحدثت مع خطيبها
    Nişanlısıyla yaşıyordu. Open Subtitles إنها تقيم مع خطيبها
    Cece'ye karşı çözülmemiş hislerim var ve gelmişim burda Nişanlısıyla kutlama yapıyorum. Open Subtitles (مشاعر تجاه ( سيسي والآن أنا هنا أحتفل مع خطيبها
    Ben de burada, Nişanlısıyla beraber olabileceğini düşünmüştüm. Open Subtitles ظننتها ستكون هنا مع... خطيبها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus