"مع صديقته" - Traduction Arabe en Turc

    • kız arkadaşıyla
        
    • kız arkadaşı ile
        
    • sevgilisi ile
        
    • arkadaşıyla birlikte
        
    • sevgilisiyle
        
    • kız arkadaşını
        
    En son geceyarısı civarında kız arkadaşıyla kulüpten ayrılırken görülmüş. Open Subtitles آخر مره شوهد يغادر الملهى فى منتصف الليل مع صديقته
    Max'in Evan'ın kız arkadaşıyla yattığından Evan'ın da kopya yüzünden Max'i okuldan attırdığından bu yüzden de Max'in Evan'ın suratına yumruğu yapıştırdığından bahsettim mi? Open Subtitles أوه، أنا لم أذكر أن ماكس ينام مع صديقته ايفان، حتى ايفان كان ماكس طرد المدرسة على خيانتها، حتى ماكس كمات ايفان في وجهه؟
    Bilirsin, kız arkadaşıyla bazı sorunları olan biri. Open Subtitles كما ترون، أنه حصل على هذه المشكلة مع صديقته.
    Görünüşe göre kız arkadaşı ile bir kitabı araştırıyor. Open Subtitles من الواضح أنه هنا ليتباحث فى كتاب مع صديقته
    Babamın New York'un hiçliğine, ...annemi aldattığı sürtük sevgilisi ile taşındığını ve onu dört çocuğu ile bir başına bıraktığını biliyor muydun? Open Subtitles هل تعلم أن ابي انتقل مع صديقته الخرقاء بعد أن خان أمي معها وترك أمي لتربي أربع اولاد بمفردها؟
    Onu yeni kız arkadaşıyla birlikte gördüğüm anda tam da bu noktada duruyordum. Open Subtitles هذا المكان الذي رأيته واقفا فيه عندما شاهدته عند عودتنا من الاجازه.. مع صديقته الجديده
    Mimar, aktris kız arkadaşıyla evine doğru giderken şizofren eski karısının ortaya çıkıp, onu bıçakladığı sahne. Open Subtitles حيث المعماري يمشي للبيت مع صديقته الممثلة والزوجة السابقة الفصامية تقفز خارجاً وتطعنه حتى الموت؟
    Bizim şerifin başı kız arkadaşıyla fena halde dertte. Open Subtitles يعاني المأمور مشكلة جادة مع صديقته الحميمة.
    Yeni kız arkadaşıyla birlikteymiş. Kızgın karısını burada mı bırakmış! Open Subtitles انه هناك مع مع صديقته الجديدة مما يبقى زوجته مشتعلة من الغضب
    Size göre davalı kız arkadaşıyla filmde oynarken halinden mumnun gibi görünüyor muydu? Open Subtitles هل كانَ واضحاً لك أن المدعى عليه كانَ يستمتع بهذا مع صديقته فى الشريط ؟
    Sizce kız arkadaşıyla beraber bu filmde, rol almak sanığın hoşuna gitmiş miydi? Open Subtitles هل كانَ واضحاً لك أن المدعى عليه كانَ يستمتع بهذا مع صديقته فى الشريط ؟
    Çünkü kız arkadaşıyla yattığımı ve balığını öldürdüğümü sanıyor? Open Subtitles انه يظن أني نمت مع صديقته السابقة و قتلت سمكته
    Kanalizasyonu bir kontrol edin. kız arkadaşıyla oraya gitmişti. Open Subtitles تحققي من الصرف الصحي ذاك هو المكان الذي ذهب إليه ، مع صديقته النمرة
    Dean, kız arkadaşıyla ilişkiye girmeyi düşünüyor. Open Subtitles وأنا سأفعل ماهو الصحيح دين يخطط بممارسة المداعبة مع صديقته
    Hapisten çıktığından beri ve kız arkadaşı ile taşındı Open Subtitles منذ أن خرج من السجن وانتقل للعيش مع صديقته
    kız arkadaşı ile yaptığı seks kasedi ve yaptığı jestler, Charles'ın kaldırabileceğinden fazlaydı. Open Subtitles الصفعة التي تلقاها المقطع مع صديقته و أي كانت الحركة الي عملها, لقد كانت أكثر مما قد يتحمل تشارلز.
    Onu durduğumuzda kız arkadaşı ile çalıntı mal satıyordu. Open Subtitles انت تمزح! تم إلقاء القبض عليه وهو يهرب الممتلكات المسروقة مع صديقته
    Caleb şu anda sevgilisi ile içeride. Open Subtitles إن (كيلب) الآن في الداخل مع صديقته.
    Valizlerini boşaltıyor Michigan Gölü'nde bir kulübede, eski kız arkadaşıyla birlikte. Biz ayrıldık. Open Subtitles ''يفرغ أمتعته في كوخ عند بحيرة ''ميتشغن مع صديقته السابقة لأنّنا انفصلنا.
    En son gece yarısına doğru kulüpten sevgilisiyle çıkarken görülmüş. Open Subtitles هو شوهد خارجا من النادي آخر مرّة مع صديقته حوالي منتصف الليل
    Sonra da kız arkadaşını Metropolis'e götürdü, kullanışlı bir delil. Open Subtitles ثم ذهب مع صديقته إلى متروبوليس كحجة غياب منطقية

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus