Öğretmenlerden biri seni avluda baygın halde bulmuş. | Open Subtitles | وجدك أستاذ جامعيّ مغشيّة داخل الباحة. |
Kapalıyız ayrıca omzunda baygın bir kız taşıyorsun." | Open Subtitles | وما بالك تحمل فتاة مغشيّة على منكبك؟" |
Sonra nereye gittiğini anladım ve koşarak Salvatore malikânesine gittim. Orada seni baygın halde buldum. | Open Subtitles | ولمّا علمت لأين ذهبتِ، فأسرعت لبيت (سلفاتور) لأجدك مغشيّة. |
Şu an baygın ama iyi durumda. | Open Subtitles | مغشيّة لكنها بخير. |
Büyüm onu baygın tutacaktır. | Open Subtitles | تعويذتي ستبقيها مغشيّة. |
Cyndie denen kız bana yemek getirince baygın gibi yapıp onu takip ettim. | Open Subtitles | حين أعطتني الفتاة (سيندي) طعامًا تظاهرت بكوني مغشيّة وتبعتها. |