"مفاجآت" - Traduction Arabe en Turc

    • sürpriz
        
    • sürprizler
        
    • sürprizle
        
    • sürprizi
        
    • sürprizlerin
        
    • süpriz
        
    • sürprizimiz
        
    • sürprizleri
        
    • süprizler
        
    • sürprizlere
        
    • sürprizlerim
        
    Saygıdeğer bir kız kazasız belasız, güvenli bir hayat ister sürpriz istemez ve tercihen zengin bir adam ister. Open Subtitles الفتاه المحترمة تريد أن تعيش حياه آمنه محمية و ليست مليئة بالأحداث دون مفاجآت و يفضل مع رجل غني
    Kahve molası bana bir kaç sürpriz hazırlama fırsatı verdi. Open Subtitles كسر فنجان القهوة أعطانى الفرصة التى احتاجها لأعد عدة مفاجآت
    Tamam ufaklık. Daha başka sürpriz olmadan bitirelim şu işi. Open Subtitles حسنٌ يا صغيرة، دعينا ننهي الأمر بدون أيّة مفاجآت أخرى
    -Ama sürprizler yapmayan bir erkekle birlikte olmanın da iyi tarafları vardır. Open Subtitles لكن هناك رأسا على عقب إلى كونها مع الرجل مع أية مفاجآت.
    Komadan çıktıktan sonra Etik, üç talihsiz sürprizle karşılaşır. TED خلال الخروج من الركود، كانت إيثيك هي المتلقي الأقل حظاً لثلاث مفاجآت
    Adamlarım bomba teçhizatlarını getiriyor daha fazla sürpriz olmayacağından emin olabiliriz. Open Subtitles سيجلب رجالي خبراء المفرقعات الآن لنتأكّد أنّه ما من مفاجآت أخرى
    Asıl sürpriz çok iyi sürpriz yapmama bu kadar şaşırmış olman bence. Open Subtitles حسنا، المفاجأة الحقيقية هي كيف فوجئت أنت أن أنا عظيم في مفاجآت.
    Galiba kalp krizi geçirip, bu sürpriz yüzünden öleceğim. Open Subtitles غير معقول.. لقد ظننت أننى سأصاب بنوبه قلبيه و أموت من عدم وجود مفاجآت
    Gördün, sürpriz yok. Open Subtitles لقد رأيت كل شئ لا توجد مفاجآت. لنفعل هذا.
    Gözleriniz sürekli avcıyı tarasın. sürpriz istemiyorum. Open Subtitles اجعل بطاطسك المقشرة للمبيدة لا أريد أي مفاجآت
    Düşündüm de, sen çok çalışıyorsun, sürpriz ve romantizm istiyorsam belki de kendim getirmeliyim. Open Subtitles فكرت في إنّك تجهد في العمل وإن أردتُ مفاجآت ورومانسية فربّما حان دوري لعمل هذا
    sürpriz olmaz, çünkü günün sonunda hiçbir adam sürprizi sevmez. Open Subtitles بدون مفاجآت ، لأنه في نهاية اليوم الرجل لا يريد مفاجآت
    Ne kimyasal saldırı. Ne bir sükut füzesi. Ne bir sürpriz. Open Subtitles لا هجوم كيماوي واحد ولا صواريخ سكود ولا مفاجآت
    İki gün sonra. Eğer Kuzey'de yeni sürprizler olmazsa... Open Subtitles بعد غد ليلا إن لم تكن هناك مفاجآت في الشمال
    Bu çok hızlı dünyada, bildiğimizi düşündüğümüz günlük şeylerde bile saklı sürprizler var. Open Subtitles في هذا العالم بالغ السرعة هناك مفاجآت تتوارى حتّى في أكثر الأشياء اليومية التي نظن أننا نعرفها.
    Sanırım programıma katılacak sizin gibi sürprizler için gözlerimi açık tutmalıyım. Open Subtitles ربما يجب أن أبقى حذرة من مفاجآت مثلكما في برنامجي
    Çünkü eve geldiğimde sürprizle karşılaşmak istemiyorum. Open Subtitles لأنني لا أريد أن أرجع للبيت إلى أي مفاجآت
    Tanrım, güzel sürprizlerin üzerinden bir ömür geçmiş gibi sanki. Open Subtitles يا إلهي، يبدو كأنّه عمرٌ مضى، عاد عندما أصبحت هناك مفاجآت جديدة.
    İKİNCİ GÜN ÇİFTE ELEMELER BAŞLADI Dün hatrı sayılır birkaç küçük süpriz yaşadık. Open Subtitles وهناك عدد قليل القليل مفاجآت بت كان لدينا يوم أمس.
    32 yıldan sonra birbirimize pek bir sürprizimiz kalmadı sanırım. Open Subtitles بعد 32 عام، لا أظن أنه مازال لدينا أي مفاجآت
    Belki de patron hikayeleri ilgilerini çekiyor veya doğumgünü sürprizleri. TED وربما يحب الناس القصص حول رؤسائهم أو مفاجآت عيد الميلاد.
    Bence ilk round'u geçerlerse, süprizler başlamış olacaktır. Open Subtitles ، إذا تجاوزت المباراة الجولة الأولى فبالتأكيد سيكون هناك مفاجآت
    Ama mahkemede sürprizlere yer yoktur. Open Subtitles ولكن أثناء المحاكمه لا يمكن أن يكون هناك اى مفاجآت
    Tüm bayanlarıma sürprizlerim var. Open Subtitles لدى مفاجآت لجميع سيداتي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus