Hmm, size günlerce bilgisayar oyunu oynamanın gerçekte sağlığınız için iyi olduğunu söylemeyeceğim. | TED | حسنًا، أنا لن أقول بأن لعب ألعاب الفيديو يوميًا مفيدٌ للصحة. |
Sizi biraz daha kuş sesiyle bıakıyorum, ki bu sizin için oldukça iyi. | TED | وسوف اترككم مع هذا الصوت الشجي لبعض من الطيور .. والذي هو مفيدٌ جداً لكم |
Biliyorum bunu bilmemiz çok iyi, ama keşke bunu öğrenmeseydim. | Open Subtitles | ،أعرف بأن ذلك مفيدٌ لنا ولكني أتمنى لو لم أعرف ذلك |
Hem ekonomi için iyi hem aileler için iyi hem de sağlıklı bir yaşam biçimine teşvik ediyor. | Open Subtitles | مفيدٌ للعائلات ومفيدٌ لإنشاء حياة صحيّة .. |
Genelde hiç işe yaramadığı için pek kalp hakkında konuşmam. | Open Subtitles | أنا لا أتكلمُ كثيراً عن القلب بما أنهُ نادراً ما يكون مفيدٌ فعل ذلك |
Neyse, elektrolitlere çok ama çok iyi geliyormuş. | Open Subtitles | على أيّة حال، إنّه مفيدٌ جداً لمثل من هو في حالته |
Direnç için iyi el becerisi ve tahammül... | Open Subtitles | لا شئ إنَّه مفيدٌ جداً للتقوية والبراعةِ والتحمل |
Görünen o ki onlara iyi hizmet etmiş, o yaşa kadar yaşayacağımızı düşünüyor musun? | Open Subtitles | يبدو إنّ ذلك مفيدٌ جداً لهم أتظننا سنعيش لنبلغ هذا السن ؟ |
Daha çok süt iç, süt sana iyi gelir sütün faziletini abartamazsın. | Open Subtitles | اشربوا المزيد من الحليب فهو مفيدٌ لكم لا يمكنك أن تبالغ أبداً في تناول الحليب .. |
Daha iyi anlayabilmenizi düşündüğüm için, bu açıklamayı yapıyorum. | Open Subtitles | على الأرجح أنّه أمرٌ مفيدٌ لكم لو فهمتم .كيف أتيت للإدلاء بهذا التصريح |
Kan dolaşımına da iyi geldiğini duymuştum. | Open Subtitles | أخبرك بأنه مفيدٌ جداً في الدوران |
- Selam. Dinle, bu biraz fazla gelebilir biliyorum ama senin için iyi. | Open Subtitles | أعرفُ أنّ هذا كثير، لكنّه مفيدٌ لك. |
Çok iyi ustura kullanır. | Open Subtitles | إنهُ مفيدٌ جيد مع شفرة الحلاقة. |
Sonunda internet iyi bir işe yaradı. | Open Subtitles | حسناً ، اخيراً ، الإنترنت مفيدٌ في شئ |
Onu daha erken bulursak, durumu daha iyi olacak. | Open Subtitles | كلما وجدناه أسرع كلما كان مفيدٌ له |
İyi kardiyo egzersizi yaptık. Lois, şampanyanın kalanını içebilir miyim? | Open Subtitles | حسناً ، إنه مفيدٌ للقلب . "لويس" هل يمكني مليء كأسك بالشمبانيا ؟ |
Burasının olması iyi. | Open Subtitles | الماخور مفيدٌ قطعاً للمنطقة |
İyi. Bebek için iyi olur. | Open Subtitles | ذلك مفيدٌ للطفل |
Haklıydınız,Majesteleri. Hayattakeyken daha çok işe yaradı. | Open Subtitles | كنتِ محقّة يا صاحبة الجلالة بقاؤه حيّاً مفيدٌ أكثر مِنْ موته |
Birçok on yıl sonra, Fermat'nın son teoremini ispatlamada kesinlikle işe yaradığı anlaşıldı. | TED | وقد تبين أنها مفيدٌ جداً خاصة بعد عقود عدة في إثبات نظرية فيرما الاخيرة - لا يمكن لأي عدد مرفوع لقوة أعلى من القوة الثانية أن يكون مجموع عددين لهما نفس القوة - |