O zaman öldürülmeden önce gittiği son yer bir spor salonu. | Open Subtitles | إذن آخر مكان ذهب إليه قبل مقتله كانت صالة ألعاب رياضيّة. |
Arkadaşımı öldürülmeden önce bulmak için 48 saatim var. | Open Subtitles | لقد حصلت على 48 ساعة للعثور على صديقي قبل مقتله |
Sonra da öldürüldüğü gece, kuyumcunun midesinden üç altın sikke çıktığını öğrendim. | Open Subtitles | عندها عرفت بوجود ثلاث عملات مكتشفة في بطن الصائغ في ليلة مقتله |
Birisinin, öldüğü gün mektubu Hammond'a götürüp götürmediğini öğreneceklerdir. | Open Subtitles | ووقتها سيكتشفوا ,إن كان هناك من قام بتسليم هاموند رسالة يوم مقتله |
Çünkü ölümüne sebep olana dek buna inanmayı sürdürdü. | Open Subtitles | ولأنّه سعى وراء ذلك المعتقد حتّى أودى إلى مقتله |
Ayrıca o gece öldürülmeden iki saatten kısa bir süre önce 300 dolar para çekmiş. | Open Subtitles | بما يتضمن 300 دولار خلال أقل من ساعتين قبل مقتله |
Yani vurulan kurbanımız, öldürülmeden önce o salonlardan birine gitmiş. | Open Subtitles | إذن، قام ضحيتنا بزيارة صالون تجميل قبل مقتله |
Kurbanın öldürülmeden önce çektiği tüm fotoğraflar elimizde. | Open Subtitles | لدينا جميع الصور التى التقطها الضحيه قبل مقتله |
Yani o öldürülmeden önceki gece olan partinin resimlerine bakıyordu. | Open Subtitles | هو كان يبحث عن صور للحفله .في الليله التي سبقت مقتله |
Hayır, hayır, Jack öldürüldüğü gece ben şehirde bile değildim. | Open Subtitles | لالا , انا حتي لم اكن في المدينه ليلة مقتله. |
Hammond'un öldürüldüğü gece, Leslie ona bungalova gelmesini isteyen bir mektup yazmış görünüyor. | Open Subtitles | يبدو ان ليزلى قد كتبت خطابا لهاموند تطلب منه ان يأتى الى الكوخ فى ليلة مقتله |
Tesadüf eseri Michael Tandino'nun da öldürüldüğü sırada üzerinde bunun gibi tahviller vardı. | Open Subtitles | وصديقي "مايكل" كان يحمل نفس هذه السندات ، بالتزامن "مع مقتله في "ديترويت |
öldüğü gece kamera kayıtlarını izliyormuş. | Open Subtitles | لقد كان يشاهد أقراص مراقبة رقمية ليلة مقتله |
Evet. Onun öldüğü gün burada mı oynuyordunuz, bayanlar? | Open Subtitles | نعم، هل كنتِ تلعبين هنا يوم مقتله يا آنسة؟ |
Çünkü ölümüne sebep olana dek buna inanmayı sürdürdü. | Open Subtitles | لأنّه طاردَ ذلك الاعتقاد حتّى أدّى إلى مقتله |
Onun ölümü bizi en azından yargılanma masraflarından kurtarıyor. Dava kapanmıştır. | Open Subtitles | على الأقل وفر علينا مقتله كلفة محاكمته، لذا سنغلق هذه القضية |
Çünkü bir tanık cinayet gecesinde seni Jamie'nin ön kapısında görmüş. | Open Subtitles | لأن أحد الشواهد قال إنه شاهدك عند الباب الأمامي ليلة مقتله |
Ve öldürülmesinden iki hafta önce onu vuran silaha sahip olduğunu da biliyoruz. | Open Subtitles | ونعلم أنّك تملك المسدس الذي إستُعمل لإطلاق النار عليه قبل أسبوعين من مقتله. |
Dün gece Evans'ın ölümünden hemen önce şatodan ayrılıp Evans'ın evine giderken görülmüşsün. | Open Subtitles | لقد شوهدت و انت تخرج من القلعة ليلة امس, باتجاه منزل ايفانز قبل مقتله, |
Ono ölmeden önceki gece,... Limanlar bölgesinde Belediye Başkanı ile gizli bir görüşme yaptı. | Open Subtitles | اونو كان لديه اجتماع سري على الرصيف فى المدخل الرئيسي قبيل ليلة مقتله |
Ama cinayeti kaydettiğiniz kısmı söylemeyi unuttunuz. | Open Subtitles | لكنك بكل إرتياح تركت الجزء الذي سجلت فيه مقتله |
Silahla girmiş ve öldürüldü. | Open Subtitles | لقد جلب سلاح إلى الطائرة . و تسبب في مقتله |
Ama cinayetten bir gece önce bir şey oldu. | Open Subtitles | لكن فى ذات ليلة، حدث شىء ما قبل مقتله بأسبوع |
Sanırım çok yaklaştı ve bu da onun öldürülmesine ve benim vurulmama sebep oldu. | Open Subtitles | وأعتقد بأنّه اقترب أكثر ممّا يجب، وأعتقد بأنّ ذلك تسبّب في مقتله وإصابتي |
Şapka giyip giymediğini bilmiyoruz. öldürüldüğünü de. | Open Subtitles | لا نعرف إن كان كان يرتديها وقت مقتله أم لا |
Ebeveynlerinin, okulunun, ölümünü soruşturan polisin bile. | Open Subtitles | عائلته, المدرسة, حتى الشرطة التي تحقق في مقتله |