Hastanenin geri kalanı kapalı olabilir ama acil servis çalışıyor. | Open Subtitles | قد يكون باقي المكان مقفلا لكن قسم الطوارئ مازال يعمل |
Tabutun kapalı olması gerektiğini biliyorum, ama bizim oralarda yas için cesedi görmenin iyi olduğunu düşünürüz... | Open Subtitles | أعلم أن هذا التابوت يجب أن يكون مقفلا ولكن من حيث أتيت فنحن نشعر بضرورة رؤيــة الجسد قبل رحيله لـــذا |
Eğer çeneni kapalı tutarsan... hiçbir şey yapamazlar. | Open Subtitles | لكن يجب أن تبقي فمك مقفلا لن يسعهم فعل شيئ |
Eğer kendini öldürmek isteseydin biri gelip de işine burnunu sokmasın diye kapının kilitli olmasını istemez miydin? | Open Subtitles | إذا كُنْتَ ستَقْتلُ نفسك، ألا تُريدَ الباب أن يكون مقفلا حتى لايمكن لأحد أَنْ يُقاطعَك؟ |
eğer A) kapı kilitli olsaydı, ve B) aramasaydın ve oda numarasını bilmeseydin. | Open Subtitles | اذا كان الباب مقفلا او اذا لم تتصل وتحصل على رقم الغرفة |
Bu giriş bölümü kilitliydi Yani tam olarak kilitlenirdi | Open Subtitles | هذا الجناح بكامله كان مقفلا اعني مقفل بالكامل |
Otel kapalıydı, konuk listesinde de adı yok. | Open Subtitles | كان الفندق مقفلا ولم يكن من الضيوف الذين تم تسجيل اسمائهم |
Beyaz Mike uzun zamandır orada olduğunu biliyordu ve telefonunun kapalı olduğunu fark etti. | Open Subtitles | وايت مايك علم بأنه استغرق هناك وقتا طويلا , وأدرك بأن هاتفه كان مقفلا |
- Bu bizim şansımız. - Ben kalmak zorundayım. Bu kapıyı kapalı tutacağım. | Open Subtitles | هذه فرصتنا، يجب أن أبقى لابقاء هذا الباب مقفلا |
O kapıyı o kadar kapalı sanıyorsun ki başka bir kapıdan geçiyorsun. | Open Subtitles | في الحقيقة ظننتما ان الباب مقفلا جداً بحيث انكما ذهبتما الى باب اخر |
Ve hazır oluncaya kadar, o küçük sinsiyi arayacağımız zamana kadar da kapalı kalacak... | Open Subtitles | وسوف يبقى مقفلا حتى نتصل بذلك القط ونتعامل معه |
Yarın ağzını kapalı tut ve peşimden gel. | Open Subtitles | أبقي فمك مقفلا في الغد و اتبعي تعليماتي |
İşte bu kadar farklıyız. Seni üzecek şeyler hakkında, ağzımı kapalı tutuyorum. | Open Subtitles | أبقي فمي مقفلا بخصوص اشياء تؤذيك |
Kapı içeriden kilitli ve anahtar kapıda. | Open Subtitles | الباب كان مقفلا من الداخل. المفتاح في القفل. |
Döndüğümde evin, kilitli olduğunu gördüm. | Open Subtitles | وعندما رجعت لبيتكم رأيته مقفلا |
Kapı hep kilitli miydi Alfred? | Open Subtitles | الباب دائما ما يكون مقفلا , ألفيرد |
Kapının kilitli olduğunu kendileri söyledi. | Open Subtitles | لقد قالوا أن الباب كان مقفلا |
Kapıyı kilitli tutun. | Open Subtitles | ابقي الباب مقفلا |
Kapıyı kilitli tutun. | Open Subtitles | ابقي الباب مقفلا |
Aynı şekilde. Kapı kilitliydi. Alarm çalışıyordu. | Open Subtitles | نفس الطريقة الباب كان مقفلا و الإنذار كان شغالا |
- İmkansız. - Kapı kilitliydi ve alarm kapalıydı. | Open Subtitles | مستحيل الباب كان مقفلا و جهاز الانذار مطفا |
İçeri sızıp onu görmek istemiştim ama kapı kilitliydi. | Open Subtitles | ولقد حاولت التسلل لرؤيته ولكن الباب كان مقفلا |