İsterseniz Almeida'yla konuşabilirim. - hoparlöre ver. | Open Subtitles | أستطيع أن أتحدث مع ألميدا إذا كنت تريد ذلك ضعه على مكبر الصوت |
Sizi hoparlöre veriyorum. Konuşun, sizi duyacaktır. | Open Subtitles | شغلت مكبر الصوت يمكنك التحدث الآن، إنه يسمعك |
Kahramanı oynamanın bir anlamı yok. Bana Megafonu verin. | Open Subtitles | لا جدوى من تقمص شخصية البطل، سلّمني مكبر الصوت |
Bir ara sol Hoparlörü açın ve sağ kulağınızla da duyduğunuzu fark edin. | TED | قم بتشغيل مكبر الصوت الأيسر من حين لآخر و لاحظ أن الصوت سيصل إلي أذنك اليمنى |
Ona eve yalnız gidebileceğini söyle, fakat Mikrofonu çıkarmasın. | Open Subtitles | أخبريها بأنها يمكن أن تذهب للبيت بمفردها و لكن لا تنزعي مكبر الصوت عنها |
Bu Mikrofon çenenin titreşimleri ile çalışıyor. | Open Subtitles | يقوم مكبر الصوت هذا بالعمل عن طريق عمل إهتزازات في فكك |
Neden bir megafon alıp, geldiğimizi herkese haber vermiyorsun? | Open Subtitles | لماذا لاتحضر مكبر الصوت وتعلن قدومنا ؟ انت تصدر الكثير من الضجيج |
Bir şey bulduğunu söylüyor. sesini dışarı ver. | Open Subtitles | ضعه على مكبر الصوت |
- hoparlör açık güzelim, ona göre. | Open Subtitles | مرحبا يا فتاة ، أنت على مكبر الصوت أحسني التصرف |
Sen de hoparlöre oturma istersen. | Open Subtitles | أعتقد أنه أيضا لا يجب عليك الجلوس على مكبر الصوت |
hoparlöre veriyorum telefonu. | Open Subtitles | عن كل هذه الأشياء ، سأضعك على مكبر الصوت |
Sesini hoparlöre verdim. Alışveriş delisi ikizler ve Evan 'da var. | Open Subtitles | أنتِ على مكبر الصوت معي ومع التوأمتين المتسوقتين وإيفان |
Bana Megafonu verin. | Open Subtitles | اعطني مكبر الصوت |
Megafonu getir! | Open Subtitles | أحضر مكبر الصوت |
Bekle, Hoparlörü sizi yapacağım. Tekrar söylüyorlar. | Open Subtitles | انتظر ، سأضعك على مكبر الصوت قل ذلك مجدداً |
Şey, Hoparlörü açmak isteyebilirsin. | Open Subtitles | لربما تريد ان تضع ذلك على وضع مكبر الصوت |
Ayrıca gramofonu, Mikrofonu ve elektrikli arabayı da icat etti. | Open Subtitles | لقد اخترع أيضاً الفونوغراف مكبر الصوت و السيارات الكهربائية |
Yo, küçük, nasıl kullanılacağını bilmiyorsan ver şu Mikrofonu. | Open Subtitles | اترك مكبر الصوت الخاص بي يا صاح ما لم تعرف كيف تستخدمه |
Modern savaşta, iyi yerleştirilmiş bir Mikrofon size her şeyi anlatır... | Open Subtitles | في الحروب الحديثة، مكبر الصوت الموضوع بشكل جيد يمكنه أن يخبرك أي شيء من |
Sizden köpeğin ses çıkarmamasını istedim siz gidip ona megafon takmışsınız. | Open Subtitles | لقد طلبت منك أن تهدئ الكلب بدلاً من ذلك تلبسه مكبر الصوت |
Bir saniye bekle, sesini dışarı vereceğim. | Open Subtitles | سأضعك على مكبر الصوت |
Bu sabah erkenden beri. Başkan hoparlör ile bizlere katılır mıydı? | Open Subtitles | في صباح اليوم هل سيكون متاحاً للانضمام لنا على مكبر الصوت ؟ |
O anca aptal megafonunu eline alıp ortalıkta bağırıp dursun. | Open Subtitles | بمجرد وقوفها هناك وهي تحمل مكبر الصوت التافه وتصرخ في الهواء .. |
Konuşmayı dışarıya ver, eğer yanlış tek bir kelime edersen, seni öldürür. | Open Subtitles | ضعى هذا الهاتف على مكبر الصوت اذا قلتى كلمة واحدة خطأ سيقتلكِ |
Bu yüzden, yanındaki hoparlörden bardağın rezonans frekansında bir nota çalacağız. | TED | والآن، سنقوم بعزف نوتة تردد صدى الكأس هذا من مكبر الصوت الذي بجانبه. |
İlk tanıştığımızda neredeyse hiç konuşamayan şimdiyse mikrofondan anons yapan genç. | Open Subtitles | نفس الشاب الذى كان يتحدث بصعوبه عندما قابلناه لأول مرّه والآن إنه يذيع الإعلانات فى مكبر الصوت |
Onu arayacaksan, Sesi dışarı ver. | Open Subtitles | هيي إذا كنت تريد الإتصال به ضعه على مكبر الصوت ... |
Sesini dışarıya ver. | Open Subtitles | ضعيه على مكبر الصوت |