Yarattığın bu savaştan kurtulmak istiyorsan, bir an önce Meksikalı olsan iyi edersin. | Open Subtitles | اذا أردت أن تفوز في حربك فمن الأفضل لك أن تكون مكسيكياً بسرعة |
Yarattığın bu savaştan kurtulmak istiyorsan, bir an önce Meksikalı olsan iyi edersin. | Open Subtitles | اذا أردت أن تفوز في حربك فمن الأفضل لك أن تكون مكسيكياً بسرعة |
Meksikalı ismi değil. Bunun için ruhsatım var. | Open Subtitles | إن الإسم ليس مكسيكياً لقد حصلت على تصريح لذلك |
Boş vakitlerinde, evsizler sığınağında çalışıyor ve Meksika yemeği yiyor. | Open Subtitles | في وقت الفراغ تعمل في ملجأ للمشردين وتأكل غذاءً مكسيكياً |
Boş vakitlerinde, evsizler sığınağında çalışıyor ve Meksika yemeği yiyor. | Open Subtitles | في وقت الفراغ تعمل في ملجأ للمشردين وتأكل غذاءً مكسيكياً |
Eğer bomba arabaya Meksika'da yerleştirildiyse ve suçlanan kişi de Meksikalı çıkarsa bunun nasıl uluslararası bir skandala dönüşebileceğini görmüyor musun sevgilim? | Open Subtitles | ألا ترى يا حبيبتى ؟ إذا كانت القنبلة قد زرعت فى المكسيك و المتهم كان مكسيكياً |
"Beni buradan götürecek birini tanıyor musun, ona at ve silah veririm" diyen bir Meksikalı vardı. | Open Subtitles | الناس.. أمس قابلت مكسيكياً قال لو أنك تعرفين أي شخص هنا |
Bu sana kalmış. İster beyaz, ister Kızılderili, ister Meksikalı ol. | Open Subtitles | الأمر راجع إليك يمكنك أن تكون رجلاً أبيض أو هندياً أو مكسيكياً |
Evde giyeceğim ve beni bir Meksikalı gibi göstermeyecek bir şeye ihtiyacım var. | Open Subtitles | أريد شئ لأرتديه في المنزل، هذا لا يجعلني أبدو مكسيكياً جداً |
Başka hiç kimse bir Meksikalı çocuğun şeref sözüne güvenip 200 dolar vermezdi. | Open Subtitles | لا أعرف أحداً آخر قد يعطي 200 دولار ... لفتى مكسيكياً مقابل كلمته |
Herif beyzbol sopasıyla Meksikalı öldürdü diye kendini Samoa Kralı sanıyor. | Open Subtitles | يعتقد نفسه ملكاً لأن قتل مكسيكياً بمضرب بيسبول |
Biri Greenpeace'i arasın, Meksikalı bir balinayı kurtarıyoruz. | Open Subtitles | ليستدعي أحدهم منظمة السلام الأخضر , فأنتَ تنقذ حوتاً مكسيكياً |
Düşünsene, Meksikalı biri Senatör'ü vursa halk onu Başkan bile seçer. | Open Subtitles | هل يمكنك ان تتصور لو ان احدهم يطلق النار على السيناتور وذلك الشخص كان مكسيكياً سينتخب الناس رئيساً |
Düşünsene, Meksikalı biri Senatör'ü vursa halk onu Başkan bile seçer. | Open Subtitles | هل يمكنك ان تتصور لو ان احدهم يطلق النار على السيناتور وذلك الشخص كان مكسيكياً سينتخب الناس رئيساً |
Sana daha nazik davranmak isterdim ama zor işleri yapmayı seven biri değilim. Ama diğer yandan sen, Meksikalı olman falan buna alışmış olmalısın. | Open Subtitles | لكِن لا يُمكنني فعل الأعمال الشاقّة أنت من ناحيةٍ أخرى تبقى مكسيكياً |
- Lânet bir Meksikalı olmadığım kesin. | Open Subtitles | - حسناً , انا اؤكد بأنه ليس مكسيكياً لعيناً - |
Bu yapışkan, tatlı Meksika içkilerine bile izin yok. | Open Subtitles | إنه ليس حتى شراباً لزجاً مكسيكياً حلواً ليس للهنود |
Meksika yemeğinden kaptığı bir şey. | Open Subtitles | إنه مرضٌ أصابة بعد تناوله طعاماً مكسيكياً. |
Hayır, canım. Bütün gece boyunca Meksika dizilerini izledim. | Open Subtitles | لا عزيزتي بقيت مستيقظاً وأشاهد فلماً مكسيكياً |
Bu gece dışarıya Meksika yemeği yemeye gideceğim. Yatakta görüşürüz, arkadaşım. | Open Subtitles | سأتناول طعاماً مكسيكياً بالخارج الليلة، أراك في السرير يا صديقي |
- D.B. Meksikalıyı oynayabilir. D.B. kesinlikle Meksikalıyı oynayabilir. | Open Subtitles | أجل ، (دي بي) ، يمكن أن يكون" مكسيكياً"، بكلتأكيد. |