"ملأت" - Traduction Arabe en Turc

    • doldurdum
        
    • doldurdun
        
    • doldurdu
        
    • dolu
        
    • doldu
        
    • doldurmaya
        
    • doldurmuştum
        
    • dolduran
        
    • doldurur
        
    • doldursam
        
    • doldururdu
        
    • doldurduktan
        
    • dolduruyorsun
        
    • doldurmuşsun
        
    Enderby'nin evinde bulduğumuz çamur parçasını pişirdim sonra bıraktığı boşluğu alçı ile doldurdum. Open Subtitles لقد خبزت قطعة الطين التى وجدناها فى منزل اندرباى ثم ملأت الفتحة بالجبس
    Ve beni Pittsburgh Üniversitesi'ne kadar götürdü orada bir başvuru formu doldurdum ve gözetim altında kabul edildim. TED و قادني الى جامعة بيتسبوغ حيث ملأت استمارة الكلية وتم قبولي تحت الاختبار.
    BURAYA GELMESİ İÇİN KIZIN AKLINI NE TÜR SAÇMALIKLARLA doldurdun? Open Subtitles أيّ نوع من القاذورات التي ملأت رأسها بها لكي تأتي؟
    Annem bugün boşanma belgelerini doldurdu. Artık resmi olarak dağılmış bir yuvadan geliyorum. Open Subtitles ملأت أمّي أوراق الطلاق اليوم, لقد أصبح الأمر رسمياً, أتيتُ من بيت محطّم.
    Sizin için buzdolabını dolu bıraktım. Ateş için de odun var. Open Subtitles حسناً,ملأت الثلاجة و الخزانة لكي و هناك حطب للنار
    Şimdiki ve geçmişteki ilişkilerim hakkında sorular cevapladığım uzun bir başvuru formu doldurdum. TED ملأت استمارة طلب طويلة، مجيبة عن اسئلة حول انتماءاتي الحالية والماضية.
    Bir sonraki seçimde formu doldurdum ve kabul edildim. TED ففي المرّة التالية، ملأت الاستمارة وحصلتُ على القبول.
    Yıllar boyu bu yeri her şeyle doldurdum isteyebileceğiniz her şeyle hayat boyu isteyebileceğiniz her şeyle. Open Subtitles خلال الأعوام، ملأت هذا المكان بكل شيء، كل شيء يمكن أن ترغب به،
    Bir form bile doldurdum. Kendime gelip gelemediğimi sordular. Open Subtitles لقد ملأت طلباً و سألوني إن كنت لا أزال أتعاطى المخدرات
    İki hafta önce bir başvuru formu doldurdum. Open Subtitles حسنا، لقد ملأت استمارة منذ حوالي أسبوعين
    Elswenger Arizona'ya gittikten sonra, sen boş yerleri doldurdun. Open Subtitles لقد ملأت الاماكن الفارغة بعد رحيل سوينجر إلى إيريزونا
    İyi iş çıkardın, Mikey! Daha ilk çocuktan bugünkü kotanı doldurdun! Open Subtitles أحسنت يا مايكي، ملأت خزانك من أول طفل في اليوم
    Bugünkü ilk çocukta kotanı doldurdun. Open Subtitles أحسنت يا مايكي، ملأت خزانك من أول طفل في اليوم
    Açıklıkları, ince kabuklu, yangına hassas ve küçük ağaçlar doldurdu ve ormanlarımız birbirine çok yakın ve birbirine değen ağaçlarla kaplanıp sık bir hâle geldi. TED أشجار صغيرة رفيعة الأغصان وحساسة للنيران ملأت الفراغات وأصبحت غاباتنا كثيفة ومليئة بأشجار متقاربة تتلامس مع بعضها
    Kahve ısmarladım, tamam mı? Fincanımı sadece üç kere doldurdu. Open Subtitles لقد طلبت القهوة ، لقد ملأت فنجاني لثلاث مرات
    Daha yeni yarım milyon dinleyiciye "Kız gibi neşeyle dolu" olduğunu duyurdun. Open Subtitles لقد أعلنت لنصف مليون مستمع أنك ملأت الفراغ بنشوة أنثوية
    Siz de bugün, beni gördüğünüzde kulaklarım müzikle doldu gök gürledi, şimşekler çaktı diyorsunuz. Open Subtitles واليوم ,انت تقول لى ان الموسيقى ملأت اذنيك عندما رايتنى.. وان السماء امتلأت بالبرق و الرعد ؟
    Meğer hayatımdaki derin boşluğu, ne kadar yanlış değerlerle... ve ne kadar boş ideallerle doldurmaya çalışıyormuşum. Open Subtitles ولقد ملأت هذا الفراغ بالمعايير المزيفة والخبيثة ..بكم بشع من الافكار المزيفة
    Kafasını balinaların yas tutabileceği fıkriyle doldurmuştum, ki buna inanıyordum, fakat kasıtlı eylemler gerçekleştirebileceklerinden her şeye rağmen kuşkuluydum. Open Subtitles ملأت راسه بأفكار الحيتان ليكون قادر على الحزن عندما أعتقدته ايضا من الاعمال المحسوبة شككت فيه على الرغم مِنْ كل الذي حدث
    Bu kalbindeki boşluğu dolduran şey Open Subtitles ذاك هو "الشيء .الذي ملأت به الفراغ بقلبك
    - 21 dolar 67 sent. - Şunu doldurur musun? Open Subtitles ــ 21 دولار و67 سنت ــ هلا ملأت لي هذه؟
    Benzin o kadar pahalı ki ne zaman depomu doldursam y...ağımı çıkarıp benzinlikte, oracıkta boşalıyorum. Open Subtitles الوقود مكلف الآن كلما ملأت خزاني أخرج قضيبي وأستمني في محطة الوقود
    Annem onları yüzlerce W. S. Merwin ve Bob Dylan şiirleriyle doldururdu. Open Subtitles أمي ملأت مئات منهم بقصائد و.س.ميروين و اغاني بوب ديلان
    Yalnız silahşörümüz, kız torbasını doldurduktan sonra, onu vurmuş. Open Subtitles رجل مسلح واحد أخذ فتاة بعد أن ملأت له حقيبة
    Topluluk ayinleri için kadehleri sen mi dolduruyorsun? Hmm. Open Subtitles -هل ملأت القدح من أجل مراسم طقوس الجماعة ؟
    O formu mükemmel doldurmuşsun. Open Subtitles لقد ملأت تلك الأسـتمارة بشكل مثالي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus