Ki Bu da beni sana güvenebilmek konusunda düşündürüyor. | Open Subtitles | مما يجعلني أتسائل إن كان يمكنني أن أثق فيك أبداً. |
Benimse yok. Bu da beni daha iyi biri yapar, öyle değil mi? | Open Subtitles | ،وليس معي، مما يجعلني الشخص الأفضل ألا ترين هذا ؟ |
Bu da, cinayetle uğraşmadığımıza inanmama yol açıyor. | Open Subtitles | مما يجعلني أعتقد أن ما نواجهه هنا ليس جريمة قتل. |
...inkar devresinde olduğunu düşünmeme yol açıyor. | Open Subtitles | مما يجعلني أظن انك سلفا في مرحلة مبكرة من الإنكار |
Hayır, ama eski karım öyleydi, o yüzden oğlum da öyle dolayısıyla diyebilirsiniz ki: | Open Subtitles | لا,لا,ولكن زوجتي السابقة كانت وكذلك ابني,مما يجعلني نوعا من,لا,انا لست يهوديا |
Deri altı kanama belirtisi yok Ki Bu da bana öldürüldükten sonra kafese konulmuş olma ihtimalini düşündürüyor. | Open Subtitles | لا أثر للنزيف الحبري مما يجعلني أفكر في أن الضحية رُمي في القفص بعد أن قُتل |
Hastanın düşük trombosit sayısı DIC olduğunu düşünmeme neden oluyor. | Open Subtitles | المريض لديه صفيحات دموية قليلة مما يجعلني اظن انه تخثر دموي منتشر |
Çünkü sizden farklıyım ve Bu da beni şuan oldukça memnun ediyor, ama farklı konuşmamız bir birimizi anlamayacağımız anlamına da gelmiyor. | Open Subtitles | لأنني مختلف عنكَ مما يجعلني سعيدٌ جداً لكن لأنهُ نحنُ نتحدث بصورة مختلفة |
İşte Bu da beni onda birşeyler varmış düşüncesine itiyor. | Open Subtitles | مما يجعلني أعتقد ليس هناك شيء ما يحدث معها. |
Bu da beni dolabın bu katı hiç terk etmediği sonucuna ulaştırıyor. | Open Subtitles | مما يجعلني اعتقد انه لم يخرج من هذا الطابق |
Bu da beni, bugün seninle konuşurken yalan söylemeyecek tek insan yapıyor. | Open Subtitles | مما يجعلني الشخص الوحيد ألذي ستكلمه اليوم وأنا لن أكذب عليك |
Neden bilmediğimi merak edecek, Bu da beni bihaber gösterir. | Open Subtitles | سيتساءل لمَ لم أعرف، مما يجعلني قليل المعلومات. |
Ya da onun için ilgilenen haberciyi suçlar Bu da beni ilgisiz gösterir. | Open Subtitles | أو سيلوم الرسول لأنه ورطه في الأمر، مما يجعلني مهملاً. |
Kız gibi işiyor, haliyle kendimi yetersiz hissetmeme yol açıyor. | Open Subtitles | ، يتبول مثل الإناث مما يجعلني أشعر بالإرتباك |
Kız gibi işiyor, haliyle kendimi yetersiz hissetmeme yol açıyor. | Open Subtitles | ، يتبول مثل الإناث مما يجعلني أشعر بالإرتباك |
Ki bence bu Heathcliff'in karakterindeki vahşiliği gösteriyor. | Open Subtitles | مما يجعلني اعتقد ان هذا يبرز العدائية في شخصية هيثكليف |
Ki bence bu Heathcliff'in karakterindeki vahşiliği gösteriyor. | Open Subtitles | مما يجعلني اعتقد ان هذا يبرز العدائية في شخصية هيثكليف |
Telefonunu sadece kız arkadaşlarıyla konuşmak için kullanmış, ailesiyle ya da arkadaşlarıyla değil, Bu da bana ikinci bir telefonu olduğunu düşündürttü. | Open Subtitles | فقط استخدم هذا الخلوي للدردشة مع عشيقاته، لا شيء مع الأصدقاء أو العائلة، مما يجعلني اعتقد أنه يمتلك هاتفاً آخر |
Bu da bana, ufak bir dışkı parçasının gerçekteki ebatlarını düşündürüyor... | Open Subtitles | مما يجعلني أعتقد أن هذا هو مجرد جزء من شيء حجم... .. |
Hayır, sadece yaptıklarının mantıksız göründüğünü söylüyorum Ki gizli bir şekilde mantıklı olduğunu düşünmeme neden oluyor. | Open Subtitles | لا انا اقول ان ما يفعله لا يبدو منطقيا مما يجعلني اظن انه منطقي بطريقة لست معتادا عليها |
Bu da biraz sonra sana söyleyeceğim şeyi düşünmeme neden oluyor simetrik değilsin. | Open Subtitles | مما يجعلني أتسائل لم انا على وشك أن أخبرك انك لست متناسقا |