"مناصب" - Traduction Arabe en Turc

    • mevkilerde
        
    • makamlarda
        
    • yerlerde
        
    • mevkilere
        
    • pozisyonlarında
        
    İş anlaşmalarım, ithalat-ihracat, ve yeni pazarlar sayesinde... yüksek mevkilerde çok dost edindim. Open Subtitles بواسطة التجارة , التوريد و الإستيراد الأسواق الناشئة تدبرت صداقات فى مناصب عالية
    Sanırım yüksek mevkilerde arkadaşlarının olması işe yarıyormuş. Open Subtitles أعتقد انه من المفيد الحصول على أصدقاء في مناصب عليا
    Yüksek makamlarda dostları var Poirot, Open Subtitles ان لها العديد من الاصدقاء فى مناصب عليا ..
    Yüksek makamlarda arkadaşı olan hali vakti yerinde bir adam ve o çocuktan nefret ediyor. Open Subtitles إنّه ثريّ ورجُل له سُلطة ولديه أصدقاء في مناصب عاليَة، وهو يَكره ذلك الفتى.
    Yüksek yerlerde dostları var, düşmanı kim olursa olsun.. Open Subtitles لديه أصدقاء في مناصب عالية وأيّاً كان هذا الشخص فلديه أعداء
    "Kardeşlerini çok önemli mevkilere getirmiş..." Open Subtitles وضع إخوته في مناصب ...مهمة جداً
    Liderlik pozisyonlarında 2000'den fazla rahip ve rahibe var. Avrupa'da, diplomatik elçilerden daha fazla etkiyle maliyetin bir kısmına çalışıyorlar. TED يوجد هناك أكثر من 2,000 راهبــة أفريقيـة في مناصب قيادية في أوروبا، مع نفوذ أكبر من نفوذ بعض المبعوثين الدبلوماسيين ويعملون عند جزء بسيط جدًا من التكلفة.
    Yüksek mevkilerde dostlarım var diyelim. Open Subtitles دعينا نقول أن لدي أصدقاء قليلون في مناصب رفيعة.
    Görüşünü göre asansöre kilitlediğin ibnelerin... yüksek mevkilerde arkadaşları varmış. Open Subtitles على ما يبدو أن هؤلاء الحمقى الذين حبستهم في المصعد لديهم أصدقاء في مناصب عليا
    - Yüksek mevkilerde dostların olması büyük şans. Open Subtitles لحسن الحظ أن لدينا أصدقاء في مناصب عليا نعم
    İyi mevkilerde daha çok kadına ihtiyacımız vardı. Open Subtitles و لقد احتجنا المزيد من النساء في مناصب عليا
    Branson Rose'nin, yüksek mevkilerde arkadaşları var. Open Subtitles برانسون روز, لديه أصدقاء في مناصب عليا
    Babasının yüksek mevkilerde arkadaşları var. Open Subtitles والدها لديه أصدقاء في مناصب عالية
    Belki üst makamlarda tanıdıklarınız vardır. Open Subtitles ربما كان لكم أصدقاء ذوو مناصب رفيعة؟
    Walker'ın yüksek makamlarda dostları var. - Soruşturmayı yavaşlatmayı başarmış. Open Subtitles (ووكر) لديه أصدقاء في مناصب عليا، تمكن من إبطاء سير التحقيق.
    Walker'ın yüksek makamlarda dostları var. - Soruşturmayı yavaşlatmayı başarmış. Open Subtitles (ووكر) لديه أصدقاء في مناصب عليا، تمكن من إبطاء سير التحقيق.
    Siegel'ın yüksek makamlarda tanıdıkları var. Open Subtitles لدى (سيجل) معارف في مناصب عالية
    Müdürümüzün yüksek yerlerde tanıdıkları var sanırım. Open Subtitles مديرتنا لها أصدقاءً في مناصب كبيرة أليس كذلك؟
    Bu adam her kimse yüksek yerlerde dostları olmalı. Open Subtitles أيّا كانت هوية هذا الرجل، فلابد أن لديه أصدقاء في مناصب عليا.
    Ama yüksek yerlerde sağlam arkadaşlarım vardır. Open Subtitles ولكن لدىّ أصدقاء فى مناصب مرموقة
    Hypatia öğretime ve araştırmalarına devam etti eski öğrencileri seçkinler topluluğu içinde önemli mevkilere geldi. Open Subtitles "واصلت (هيباتيا) التّعليم والبحث، بينما تقلّد ثلامدتها القدامى" "مناصب مهمّة في الطبقة الإجتماعية الرّاقية"
    Ve sen, evet, dedin. Çünkü eğer daha fazla kadının liderlik pozisyonlarında olması hakkında bir konuşma yapacaksan, bunun ne kadar zor olduğu hakkında dürüst olmalısın. TED فقلتِ لي نعم ،لأنك إن كنت تريدين أن تتحدثي عن حصول النساء على مزيد من مناصب القيادة ، عليك أن تكوني صادقة عن مدى صعوبة ذلك .

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus