Düşünsene, sadece bir dakika önce yanında durmuş, siyah düğmelerine bakıyordum. | Open Subtitles | تخيل فقط، منذ دقيقة مضت وقفت بجانبه ونظرت إلى أزراره السوداء. |
Bir dakika önce süt getirirken çıktığını gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيته يغادر عندما كنت أحضرر الحليب، منذ دقيقة مضت |
Bir dakika önce dünyanın en emin işiydi. | Open Subtitles | منذ دقيقة مضت كانت هذه أأمن عملية فى العالم |
Bir dakika önce hiperuzaydan çıktık. | Open Subtitles | لقد خرجنا بالمحرك الصاروخي منذ دقيقة مضت |
- Taşşakları mı? Bir dakika önce burdaydılar. | Open Subtitles | رمز جاذبيتي، كان موجوداً هنا منذ دقيقة مضت. |
Bir dakika önce kafan yerinde değildi. | Open Subtitles | وعلي أن أصدق هذا الكلام من شخص سقط أمامى منذ دقيقة مضت |
Bir dakika önce kafan yerinde değildi. | Open Subtitles | وعلي أن أصدق هذا الكلام من شخص سقط أمامى منذ دقيقة مضت |
- Bekle bir dakika, ne? Bir dakika önce ayak izleri sıkıcıydı, şimdi umut verici mi oldular? | Open Subtitles | منذ دقيقة مضت آثار الأقدام كانت مضجرة والآن أصبحت واعدة |
Bir dakika önce buranın nere olduğunu sordun. | Open Subtitles | لقد سألتني لتوّك منذ دقيقة مضت عن طبيعة هذا المكان. |
Anne, bir dakika önce duyduğumdan beri tek istediğim şey bu. | Open Subtitles | امي، هذا كل ما اردته دائماً. منذ ان سمعت عنه منذ دقيقة مضت. |
Bir dakika önce bir şey üzerinde. | Open Subtitles | . لقد كنت في شيء منذ دقيقة مضت |
Bir dakika önce gördüm onu. | Open Subtitles | تعلم، لقد شاهدتها منذ دقيقة مضت. |
- Bir kaç dakika önce yaptığım gibi ekrandaki resmin kaybolması ihtimaline karşı. | Open Subtitles | في حالة اختفاء الصورة من على الشاشة... كما حدث منذ دقيقة مضت. |
Bir dakika önce, dört cezam birden vardı. | Open Subtitles | منذ دقيقة مضت كنتُ موقوفاً |
Tıpkı bir dakika önce burada ortaya çıktıkları gibi... | Open Subtitles | مثلما ظهروا هنا منذ دقيقة مضت |
Bir dakika önce oradaydı. | Open Subtitles | لقد كانت هناك منذ دقيقة مضت |
Adı Steve. Bir dakika önce mutfaktaydı. | Open Subtitles | تقصد (ستيف) ، لقد رأيته لتوى بالمطبخ منذ دقيقة مضت |
Daha bir dakika önce 18 vardı yahu. | Open Subtitles | لقد كانوا 18 منذ دقيقة مضت |
Bir dakika önce Büyük Kanyona gidiyorduk. | Open Subtitles | كنا في منتصف الطريق إلى (غراند كانيون) منذ دقيقة مضت |
Bir dakika önce "hayır" derdim. | Open Subtitles | " منذ دقيقة مضت ، كُنت لأقول " لا |