Eğlenceli olur, çocukluğumuzda yazları sahil evinde geçirdiğimiz gibi. | Open Subtitles | سنستمتع كثيراً كما كنا نستمتع في صغرنا ..و النفقه الصيفيه تكون في منزل الشاطئ |
Yazlık evi satmak istemediysen senin için çabuk bir iş olabilirdi. | Open Subtitles | كمــا تعلم، قد تكون قضية ذي مكسب سريع بالنسبة لك، إن كنت لا تريد بيع منزل الشاطئ. |
Ryan, yazlığa gidiyoruz. | Open Subtitles | برايان سنذهب الى منزل الشاطئ متى؟ |
sahil evi hakkında aramıştım. | Open Subtitles | أنا أتصل بشأن منزل الشاطئ. |
Sahil evini ve diğer pek çok şeyi bize miras bırakıyor. | Open Subtitles | انه أيضا ترك لنا منزل الشاطئ.. هذا من بين الأشياء الأخري |
Onu bağlayıp, sahil evine girdiğimiz zaman ambulans çağırabiliriz. | Open Subtitles | ربما نقيده ونتصل بالإسعاف حالما نفرغ من منزل الشاطئ |
Eğer senin avukatın olsaydım kumsaldaki evi ona ver gitsin derdim. | Open Subtitles | اذا كنت المحامي الخاص بك، كنت سأقول لك ان تعطيها منزل الشاطئ. |
sahil evinde Nathan'a anlatmış. | Open Subtitles | لقد قابل ناثان خارجا في منزل الشاطئ لكي يخبره بهذا |
Uyanıp denizin sesini duyduğumda, adadaki sahil evinde olduğumuzu sandım bir an. | Open Subtitles | سمعتُ البحر عندما أستيقظتُ وظننتُ إننا في منزل الشاطئ بـ "لونغ آيلاند". |
"Halası Alexa ile Ilena, sahil evinde." | Open Subtitles | " آنيتا " مع العمة " أليكسيس " منزل الشاطئ |
Bay Stansbury oldukça açık emir vermişti. Yazlık evi temizlemezdim. | Open Subtitles | سيد ستانسبريز كان مشدداً ألا أنظف منزل الشاطئ |
Yazlık evi ayarlamış olsaydın şu anda burada olmayacaktık. | Open Subtitles | لو لم تفسدي أمر منزل الشاطئ |
Annemle Les yazlığa mı gidecekler? | Open Subtitles | أمي و (ليس) سوف يذهبون إلى منزل الشاطئ مرة أخرى؟ |
O andan itibaren her şey düşüşe geçti, iki yıllık ilişkim bitti Sahil evini kaybettim, arkadaşlar aramayı kesti. | Open Subtitles | ومن لحظتها أصبح إنزلاق ثابت للمنحدر إنتهت علاقة عامين فقدت منزل الشاطئ , والأصدقاء توقفوا عن الإتصال |
sahil evine geldiğini görecek kadar yakında. | Open Subtitles | قريب ما يكفي لرؤيتك في منزل الشاطئ |
Anlaşılan bu akşam kumsaldaki evi arayan sadece bu ikisi değilmiş. | Open Subtitles | يبدو ان هاذان الاثنين لم يكونا الوحيدان اللذان يبحثان عن منزل الشاطئ الليلة. |
Partilere akmış sonra da parti elbiselerini babası bulamasın diye yazlık eve saklamıştır. | Open Subtitles | وتزور النوادي الليلية وبدأ حفلة ملابسها في منزل الشاطئ لكي لا يجدها والدها |
Baker Sahili cinayetleri için sorgulanacak. | Open Subtitles | لتحقق معه بجريمة قتل منزل الشاطئ |
- Hiç de değil. sahildeki evi bu yüzden aldım yakınlığı yüzünden. | Open Subtitles | كلاّ، غير ملائم البتة، لذلك اشتريت منزل الشاطئ في المقام الأول. |