Sana tanı koyuyor olan kişiyi ölümle tehdit etmen mantıklı. | Open Subtitles | التهديد برمي الشخص الذي يشخّصك منطقيٌّ تماماً |
Yani mantıksız olduğu için çok mantıklı geliyor. | Open Subtitles | إذاً فهو منطقيٌّ إذ لا علاقةَ لهُ بالمنطق؟ |
Bence bu, en az burada olanlar kadar mantıklı bir şey. | Open Subtitles | أعتقد أنّ الأمرَ منطقيٌّ بقدرِ أيّ شيءٍ آخرَ جرى هنا. |
Gördün mü? Mükemmel mantıklı bir açıklama. | Open Subtitles | تفسيرٌ منطقيٌّ للغاية |
Evet, bu da mantıklı. "Bu da" mı? | Open Subtitles | أجل، هذا منطقيٌّ أيضاً |
Çok mantıklı. | Open Subtitles | منطقيٌّ للغاية. |
- Şimdi mantıklı olmaya başladı. | Open Subtitles | الأمرُ منطقيٌّ تماماً الآن. |
Oldukça mantıklı. | Open Subtitles | الأمر منطقيٌّ للغاية. |
Aslında gayet mantıklı. | Open Subtitles | في الواقع ذلك منطقيٌّ تمامًا. |
Ajan Murphy'nin telefonda emir alarak arkadaşını vurduğu ve sizi vurmaya teşebbüs ettiği daha mantıklı tabii. | Open Subtitles | هذا منطقيٌّ أكثر من إطلاق العميل (مورفي) النار على زميله، ثمّ يحاول قتلكما لأنّ شخصاً اتّصل به و أمره بذلك. |
Evet, Evet... Çok mantıklı. | Open Subtitles | هذا منطقيٌّ للغاية. |
- Çok mantıklı konuşuyorum. | Open Subtitles | -بلى أنا منطقيٌّ تماماً |
- Haklısın. Çok mantıklı. | Open Subtitles | -هذا منطقيٌّ للغاية . |
- Bu çok mantıklı olurdu. | Open Subtitles | -هذا منطقيٌّ أكثر . |
mantıklı | Open Subtitles | منطقيٌّ تماماً |