İyi haber. örgütünün içinde köstebek yokmuş. | Open Subtitles | حسنا، الخبر الجيد أنه لا يوجد واش في منظمتك |
örgütünün yürüttüğü doğaya duyarlı bir kampanya duymadım hiç. | Open Subtitles | لمْ أسمع أبدًا عنْ حملة بيئية قامتْ بها منظمتك سابقًا. |
Ama maalesef örgütünüzün geri kalanı için aynı şeyleri hissetmiyorum. | Open Subtitles | ولسوء الحظ ، لا أشعر بنفس الشعور تجاه بقية منظمتك |
Organizasyonun içerisinde onunla çok yakın bağların vardı. | Open Subtitles | كانت لديك صلة وثيقة بها ضمن منظمتك |
Sizin organizasyonunuz, Bay Midnight, Kanada sınırından bu kutulardan bir grup getirdi. | Open Subtitles | منظمتك يا سيد ميدنيت أحضرت بضاعة من هذه العلب عبر الحدود الكندية |
Sahip olduğum özel becerilerin organizasyonunuzda bir şekilde mutlaka kullanılabileceğini düşündüm. | Open Subtitles | رأيت أنه لابد من طريقة لرجل يحمل مواهبي بالتحديد أن يكون خادماً في منظمتك |
örgütünü, isimleri ve adresleri öğrenmek istiyoruz. | Open Subtitles | نريد أن نعرف عن منظمتك.. نريد أسماءً و عناوين |
Örgütünüz muhbir kaynıyor... öyle ki hiçbir kararınız uzun süre sır olarak kalmıyor. | Open Subtitles | منظمتك مألوفة جدا للمخبرين ذلك بانة لا شيء تقررة سيبقي سرا لفترة طويلة. |
Yine örgütünden adam eksiltmek zorunda mı kalacağım? | Open Subtitles | هل سأضطر لتقليل عدد موظّفي منظمتك مجددًا؟ |
Şirketinizin 2 yıldır bana engel olmaya çalıştığını mı söylüyorsunuz? | Open Subtitles | أنت تخبرني بهذا لمدة سنتين أنت و منظمتك تعملون ضّدي |
Yaklaşık altı yıl önce senin organizasyonuna sızmıştı. | Open Subtitles | لقد عملت متخفية في منظمتك |
Daha fazla ileri gitmeden önce organizasyonunu benim tasarrufuma vereceğin konusunda resmi güvence isteyeceğim. | Open Subtitles | قبل أن نتابع أريد ضمانات رسمية بأن تضع منظمتك تحت تصرفي |
Hiç kendi organizasyonunun içine bakmayı düşünmedin demek. | Open Subtitles | لم تفكر ابدا فى النظر داخل منظمتك ؟ |
Ama eğer bu silahlanma konusunda, örgütünün ve diğerlerinin mevzu bahis oldukları konusunda ciddiysen işbirliği yapmak zorunda olduğunu biliyorsun. | Open Subtitles | لكن اذا كنت محقاً بخصوص نزع السلاح... وبخصوص إقناع منظمتك بالتفاوض... فأنت تعلم أنه يجب الوصول لحل وسط. |
Bu saldırıları durdurmamıza yardım etmende sürdüreceğin çaba ve politik örgütünün Batı'yla barış anlaşmasına uymasına karşılık, tam bir af alacaksın. | Open Subtitles | مقابل جهودك المستمرة فى مساعدتنا لإيقاف تلك الهجمات وإقناع منظمتك السياسية... بالتفاوض على السلام مع الغرب. |
...senin örgütünün içerisinde insanları var, tanırım onu. | Open Subtitles | اعرفه ، هو لديه رجال داخل منظمتك |
Peki, niye örgütünüzün üyeleri tutuklandı? | Open Subtitles | إذن لماذا الكثير من أعضاء منظمتك قد تمّ إعتقالهم؟ |
Organizasyonun hakkında bilgi istiyorum. | Open Subtitles | اريد معلومات عن منظمتك |
organizasyonunuz, bu film'de ki Siyah Amerikalıların tasvirinden memnun değiller. | Open Subtitles | منظمتك ليست مسرورة من وصف هذا الفيلم للأمريكان الأفارقة |
- Eskiden örgütünü yönetirlerdi. | Open Subtitles | كانوا يديرون منظمتك |
Bay Scarpella, Dr. Mercer ile sizin Örgütünüz tarafından finanse edilen ameliyathaneyi biliyoruz. | Open Subtitles | سيد " سكاربيلا " لقد قمنا بربط الطبيب إلى جناح جراحي مدفوع له بواسطة منظمتك |
- İki, örgütünden hiç kimse bir daha Kentucky'ye ayak basmayacak. | Open Subtitles | في منظمتك يقف في " كنتاكي " ثانيةً |
Şirketinizin 9/11'i hazır durumda ve Gulf'taki savaş, sanki onu görmüş gibisiniz. | Open Subtitles | إستعداد منظمتك قبل أحداث سبتمبر والحرب في الخليج يبدو أنكم تنبأتم أن هذا سيحدث |
Ve bütün organizasyonunu dağıttım, ...Birmingham'daki ve Londra'daki. | Open Subtitles | و قمت بتشتيت منظمتك بأكملها في (بيرمنغهام) و (لندن) |
Hiç kendi organizasyonunun içine bakmayı düşünmedin demek... | Open Subtitles | لم تفكر ابدا فى النظر داخل منظمتك ؟ |