Hepimize yabancı. yalnız konuşup öğrenmek istiyorum. Kimseye zararı yok. | Open Subtitles | أود التحدث منفردًا وحل الأمور إنها لا تمثل أي تهديد |
Yapay zekâyı bir ortak çalışmaya katmak, insan patoloğun yalnız çalıştığında yapacağı hataların %85'ini ortada kaldırmıştı. | TED | إضافة ذلك الذكاء الاصطناعي قضت على 85 في المائة من الأخطاء التي كان قد يفعلها الأخصائي عند عمله منفردًا. |
yalnız konuşup öğrenmek istiyorum. Kimseye zararı yok. | Open Subtitles | أود التحدث منفردًا وحل الأمور إنها لا تمثل أي تهديد |
Yine de şehre kadar bana eşlik edebilir ama durumu idare etmek için tek başıma hareket etmek zorundayım. | Open Subtitles | ربما مازال سيرافقني إلى المدينة لكن من أجل الحفاظ على المظاهر يجب أن أُمثل منفردًا |
Tek başıma saha görevine çıkmalı çok oldu. | Open Subtitles | مرَتْ فترة قصيرة مُنذُ ذهبتُ إلى القتال منفردًا |
Dünyanın karada yaşayan en hızlı hayvanı genelde tek başına ve eş bulabilmek için uzak mesafeleri dolaşmak zorunda. | Open Subtitles | أسرع دوابّ الأرض يعيش منفردًا عادة و عليه أن يجوب مسافات طويلة ليجد شريكته |
İlk olarak, O yalnız bir kurttu. | Open Subtitles | هذه هي الحقائق المهمة أولاً,لقد قام بها منفردًا. |
yalnız başına çalışıyor gibi hissediyorsun. Konuşacak kimse yok. | Open Subtitles | كما لو أنك تعملُ منفردًا ولا أحد يتحدث معك |
Sonunda yalnız çalışmaya karar verdim. | Open Subtitles | لقد قررت العمل وحيدًا، منفردًا. |
Ortak istemiyorum. yalnız çalışmaktan hoşlanırım. | Open Subtitles | لستُ بحاجة لِشريك أحب العمل منفردًا. |
Bu korkunç düşmana karşı yalnız savaşıyordu. | Open Subtitles | وقف منفردًا في مواجهة خصم فظيع |
Ona katlanmak zorunda değilsem yalnız başıma işimi yaparım. | Open Subtitles | - سأعمل منفردًا لو كان ذلك يجعلني ابتعد عنها |
Bazısı yalnız yaşar. | Open Subtitles | بعضها يعيش منفردًا |
Bu karar bana ait ama kendi başıma verdiğim bir karar değil. | Open Subtitles | هذا القرار لي ، لكنني لم أءخذه منفردًا |
1958'de yangında Enzo ölmüştü. O yüzden intikam planıma tek başıma devam etmem gerekti. | Open Subtitles | عام 1958 بعد الحريق، مات (إينزو)، لذا نفّذت خطّة ثأري منفردًا. |
Hepimiz içten içe Joe Purcell'in tek başına hareket ettiğini umuyoruz. | Open Subtitles | كلنا، في سرّنا نرجو أن يكون (جو بورسيل) قام بذلك منفردًا |
İşte bu yüzden tek başına gitme dedim! | Open Subtitles | ! لهذا السبب طلبتُ منك مرارًا وتكرارًا بألّا تقاتل منفردًا |