| Sizin kılıç stilinizin, ondan çok daha iyi olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | لكنّه يقُول بأن مهَارتك في استخدام السيف أفضَل منه بكثير |
| ondan çok daha büyük olabilirsin, nasıl başaracağını ben gösterebilirim. | Open Subtitles | يمكن ان تكون اعظم منه بكثير و انا اعلم كيف هذا |
| Ben babamın hatalarından ders aldım ve ondan çok daha iyi bir babayım. | Open Subtitles | لقد تعلمت من أخطاء والدي و إنني أب أفضل منه بكثير |
| Ama genç olsan da şunu unutma bir yönünle Ondan daha olgunsun. | Open Subtitles | لكن ما يجب أن تتذكريه أنتِ هو أن بالرغم من أنكِ أصغر سنا أنتِ أكثر نضجا منه بكثير |
| Seni Ondan daha iyi koruyacağım, anlıyor musun? | Open Subtitles | سوف اعتنى بكي افضل منه بكثير حسناً؟ |
| Bir erkekle ayrılırkenki tek iyi şey, ...ona eşyalarını geri verirken, senin ondan çok daha iyi olduğunu söylemektir. | Open Subtitles | الشيء الرومانسي الوحيد في الانفصال عن شاب بإخباره أنّكي أفضل منه بكثير |
| Demek istediğim, ustamız ondan çok daha iri bir adam. Babam bağırmaya devam etti. | Open Subtitles | أقصد، كان المُدرّب أضخم منه بكثير وظلّ أبي يصرخ عليه. |
| Tüm rakipleri, ...ondan çok daha kötü insanları... Buna karşılık, biz de onu takipten çıkardık. | Open Subtitles | أشخاص أسوء منه بكثير في المقابل، تركناه وشأنه |
| Çünkü ondan çok daha iyi bir sörfçüyüm. | Open Subtitles | لأني أفضل منه بكثير في ركوب الأمواج |
| ondan çok daha kısaydım. | Open Subtitles | لقد كنت أقصر منه بكثير. |
| ondan çok daha seksi! . | Open Subtitles | انها مثيرة اكثر منه بكثير |
| Chris ahmağın teki çıktığı için özür dilerim. ondan çok daha iyisini hak ediyorsun. | Open Subtitles | (آنـا آسفة لحمـاقة (كريس فأنتِ تستحقين أفضل منه بكثير |
| Ben ondan çok daha iyi sunarım. | Open Subtitles | أنا أفضل منه بكثير في التقديم |
| Bu işte ondan çok daha iyi olurdun. | Open Subtitles | لكنت أفضل منه بكثير |
| Ve bu işte, ondan çok daha iyiyimdir. | Open Subtitles | وأنا أفضل منه بكثير. |
| Demek istediğim, sen ondan çok daha gençsin. | Open Subtitles | أنا أقصد، أنكِ أصغر منه بكثير |
| Ondan daha korkunç birini. | Open Subtitles | .شخص اخر يقلقني اكثر منه بكثير |
| Aslında ben Ondan daha kayıpım. | Open Subtitles | في الحقيقة أنا تائه أكثر منه بكثير |
| Yamaha onun kadar hızlı olmayan ama sıklıkla Ondan daha hızlı olan ve dahası çok daha genç oluşuyla | Open Subtitles | ياماها" لم تقم بالتعاقد مع شخص" في نفس سرعته فحسب بل تعاقدت مع شخص أسرع منه بكثير |
| Ondan daha güzel. | Open Subtitles | هي أجمل منه بكثير. |