100,000 dolarlık ödülü Kazanmak için dünyanın dört bir yanından geldiler. | Open Subtitles | إنهم قادمون من كل مكان من أجل الفوز بـ100000 جائزة مالية |
Bu gece, Kazanmak için dört ya da daha fazla sayı seçmelisiniz. | Open Subtitles | الليلة، يجب أن تحصلوا على أربع أرقام أو أكثر من أجل الفوز |
Kazanmak için her şeyi yapacağım. | Open Subtitles | و أنا سوف أفعل اى شئ من أجل الفوز بالمسابقة |
Kazanmak için oynamaktan başka bir nedeniniz kesinlikle yok. | Open Subtitles | لا يوجد سبب على الإطلاق إلا اذا كنت تلعب من أجل الفوز. |
Buraya maç Kazanmak için gelmediysek, neden buradayız? | Open Subtitles | إذا كنا لسنا هنا من أجل الفوز اذن لماذا نحن هنا؟ |
Bu şeyi Kazanmak için insan üstü bir hastalık numarası çevirdim. | Open Subtitles | لقد عدت بمعجزة من مرض مزيّف من أجل الفوز بهذا |
Kazanmak için anasını bile feda eder. | Open Subtitles | أنت لم تفهم الأمر سيُضحّي بوالدتِه من أجل الفوز |
Onların planı, gelecekteki savaşı Kazanmak için bugünün sistemini bozup kontrolü ellerine almaktı. | Open Subtitles | إن خطتهم هي إفساد الحاضر والتحكم به، من أجل الفوز بالمستقبل. |
Yani bir milyon doları Kazanmak için takımların ikisi de iki maç kazanmak zorunda. | Open Subtitles | بحيث يكون كلا الفريقين لتحقيق الفوز في مباراتين من أجل الفوز واحد مليون دولار. |
Bu yüzden Kazanmak için oynayacak. Bu yüzden ona izin veremem. | Open Subtitles | سيلعب من أجل الفوز و لا يمكنني السماح له بذلك |
Ama merhametimi Kazanmak için küçük bir şey yapmanız lazım. | Open Subtitles | ولكن من أجل الفوز بمغفرتي كل ما عليكم فعله هو شيء بسيط |
Zaman makinesini kumarda Kazanmak için değil, zamanda seyahat etmek için icat ettim! | Open Subtitles | أنا لم أخترع آلة الزمن من أجل الفوز بالرهانات... لقد أخترعت آلة الزمن من أجل السفر عبر الزمن |
Kazanmak için her şeyi yaparım. | Open Subtitles | لأننى سأفعل أي شئ من أجل الفوز |
Kazanmak için yalancı şahitlik yapacaktın. | Open Subtitles | كنت ستحنث في اليمين .من أجل الفوز فقط |
Onların planı, gelecekteki savaşı Kazanmak için bugünün sistemini bozup kontrolü ellerine almaktı. | Open Subtitles | إن خطتهم هي إفساد الحاضر والسيطرة عليه... من أجل الفوز بالمستقبل |
Kazanmak için dördünü bize çevirmemiz lazım. | Open Subtitles | نحتاج قلبها إلى أربعة من أجل الفوز. |
Onların planı, gelecekteki savaşı Kazanmak için bugünün sistemini bozup kontrolü ellerine almaktı. | Open Subtitles | إن خطتهم هي إفساد الحاضر والتحكم فيه، من أجل الفوز بالمستقبل! ولكن ما لم يخططوا له، |
Kazanmak için her şeyi yapabilirim. | Open Subtitles | أستطيع أن أفعل أي شيء من أجل الفوز |
Aslında herkes buraya Kazanmak için gelmiş. | Open Subtitles | الحقيقة هي أن الجميع هنا من أجل الفوز |