"من اجل مصلحة" - Traduction Arabe en Turc

• için

Madam Renauld, oğlunuz Jack Renauld için geldim.
مدام رينو انا هنا من اجل مصلحة ابنك جاك رينو

ve bunu insanların iyi niyeti için yaptığınızı farzedelim.
حسنا, انك من المفترض ان تشارك هذه البرمجيات من اجل مصلحة الناس

Çünkü bu duvarların ötesinde, yardım edilebilecek ve geliştirilebilecek insanlığın iyiliği için daha güvenli bir yer haline getirilebilecek bir dünya yer almaktadır.
لما وراء هذه الاسوار هو عالم ليكون معينا ومصلحا وصانع للسلام من اجل مصلحة البشرية

Leo'nun hatırı için bunu Shaw'a söylemeyelim.
من اجل مصلحة ليو لا ينبغي أن نجعل شو يعرف بخصوص هذا

İki ulusun da iyiliği için Senatör ölmeli.
من اجل مصلحة شعبنا يجب ان يموت السيناتور

Bu çalışma için başka şeyler de yapmıştım çünkü faydalı olacağına inanıyordum.
لقد قمت بالعديد من الأشياء من اجل مصلحة تلك الدراسة لأني اؤمن بها

Halkın iyiliği için. İbnenin birini öldürürdüm.
من اجل مصلحة المجتمع سأقتل بعض اطوار الشر السيئين

Ülkelerimiz için Charles ile olan anlaşmayı iptal ettirdi.
الغت الخطبه من تشارلز من اجل مصلحة البلدين.

Bu şartlar altında şirketin Fabiella Kozmetik'e satılması için oy verenler?
كل هذا من اجل مصلحة رفع الاسهم

Ama bütün bunları iyiliğimiz için yapıyoruz.
ولكنه يفعل ذلك من اجل مصلحة الجميع

Fransa için bir ortak aradım.
رتبتُ لحلف من اجل مصلحة فرنسا.

Herkes için işler.
يعملون من اجل مصلحة الجميع.

Fakat bu tüm ulusumuz için!
ولكن هذا من اجل مصلحة بلادنا.

Costa Luna'nın iyiliği için.
انه من اجل مصلحة كوستا لونا

Arthur senden başka hiç kimse, krallığın iyiliği için daha fazlasını feda etmeye hazır olamaz.
..."ارثر" لا احد مستعدٌ للتضحية اكثر منكَ ، من اجل مصلحة المملكة

Herkesin iyiliği için.
كل هذا من اجل مصلحة الجميع

Herkes için.
من اجل مصلحة الجميع

Bay Begosian'ın, ulusal güvenlik çıkarı için bu soruya cevap vermemesi tembih edildi.
سيد (بوجسيان) تم أمره... ان لا يجيب علي هذا السؤال من اجل مصلحة الامن القومي

Pete için.
من اجل مصلحة بيت .