Ve sorun şu, şimdi öyle büyükler ki, yiyemeyeceğimiz veya bulamayacağımız kadar fazla yiyecek almak daha kolay. | TED | و المشكلة انها كبيرة جدا لدرجة ان الان اصبح من الاسهل ان نشتري طعام اكثر و الذي لا نستطيع اكله و العثور عليه |
Hayatım, delirmeden yaparsan daha kolay olur. | Open Subtitles | عزيزتى , سيكون من الاسهل ان لا تتصرفين بجنون |
Blair'e olan öfkeme odaklanmak, her zaman istediğim şeyi tekrar kaybettiğimle yüzleşmek, korkmaktan daha kolay gelmişti. | Open Subtitles | لقد .. لقد كان من الاسهل ان أركز على غضبى من بلير اكثر من مواجهة احتمال الحصول على ما اردته دوما |
Bezlerini değiştirmek, fikirlerini değiştirmekten daha kolay. | Open Subtitles | من الاسهل ان تغيري حفاضاتهم على ان تغيري وجهات نظرهم |
Aynı fikirde olsak annemi ikna etmek çok daha kolay olurdu. | Open Subtitles | سيكون من الاسهل ان اقنع والدتي اذا كنت موافقة لي |
Göstermek söylemekten çok daha kolay olacak Wu. | Open Subtitles | سيكون من الاسهل ان اريك بدلا من اخبارك , وو |
Kötü şeye daha kolay inanılıyor. | Open Subtitles | من الاسهل ان تصدق الاشياء السيئة |
İçmek daha kolay, daha iyi.. | Open Subtitles | انه من الاسهل ان تشرب ،، انه افضل |
Odanın dışında kullansaydın bu daha kolay olabilirdi. | Open Subtitles | قد يكون من الاسهل ان بقيت خارج الغرفة |
"Kiminle beraber olmadın ki?" oynasak daha kolay olmaz mıydı? | Open Subtitles | اليس من الاسهل ان نلعب "who you haven't?" |
Sormamak ve anlatmamak daha kolay. Birinin adını öğrenmemek daha kolay. | Open Subtitles | من الاسهل ان لا تعرف اسم شخص ما |
Yalnız olmak daha kolay. | Open Subtitles | من الاسهل ان تكون وحيدا |