"من البحيرة" - Traduction Arabe en Turc

    • gölden
        
    • Gölde
        
    gölden 50 kg.lık bir balık çıkarabilirsen eğer, senin için Beyaz At Meyhanesi'nde Open Subtitles لو اصطدت 50 كيلو من البحيرة سوف يكون هناك احتفالا كبيرا بالنسبة لك
    gölden balık tutmaya gideceğiz. Taze taze. Open Subtitles سنذهب لاصطياد سمك طازج لاحقاً من البحيرة.
    İki adamım sizi gölden çıkardı. Sizin de öldüğünüzü sandık. Bir şey hatırlıyor musunuz? Open Subtitles اثنان من رجالى سحباك من البحيرة ظننا أنك ميتة أيضاً، أتتذكرين الكثير؟
    gölden kuvvetli nötrino emisyonları çıkıyor. Open Subtitles إني فضوليّ. يبدو أن هناك انبعاثات قويّة للنيروتون آتية من البحيرة.
    Evet. "Benimle Gölde 800 metre açıl da çığlıklarını kimse duyamasın olur mu?" Open Subtitles نعم تعالي معي على بعد كيلو من البحيرة لا احد سيستمع
    gölden çıkarken taşların üzerinde ayağım kaydı. Open Subtitles أوه ، تزحلقت على حجر عندما كنت أخرج من البحيرة
    Düşündüm de... ...gölden sadece biz geliyoruz, arabalarımızı sırayla kullanabiliriz. Open Subtitles كنت افكر اننا الوحيدين من البحيرة. يمكننا ان نذهب جميعا بسيارة احدنا
    Sonra beni gölden çıkardılar ve eve götürdüler. Open Subtitles وثم أخرجوني من البحيرة وأعادوني إلى المنزل
    Kurbanın boğazında bulduğum su, gölden değilmiş. Open Subtitles الماء الذي وجدتهُ في مريء الضحية ليس من البحيرة
    Şu an gölden çıkarılan arabayı görüyorsunuz. Open Subtitles هذه هيَ السيارة من بعد سحبهـا من البحيرة
    Hiçbir zaman dalgaların gölden çıkıp gittiğini, bir araya gelip zıplayan buz kütleleri şeklinde buzullara geri döndüğünü görmeyiz. Open Subtitles نحن لا نرى ابداً الامواج تأتي من البحيرة لتدفع كتل الجليد الى النهر المتجمد
    Gözcü bizi o gece gölden çıkarmadı mı? Open Subtitles ''ألم ينتشلنا ''الملاحظُ من البحيرة تلكَ الليلة؟
    Kazayı ve benim suya düşüşümü görmüş, daha sonra siyah saçlı bir herif görmüş kıyıya yüzüp gölden çıkan. Open Subtitles ورأت التصادم، ورأتني اسقط في المياه، ورأت شخصًا ذي شعرٍ أسود يسبح إلى الشاطئ ويخرج من البحيرة.
    Ayrıldıktan iki dakika sonra, kara gölden gelen yedek çocukla çıkmaya başladın. Open Subtitles دقيقتين بعد أنا أنفصلت , أنت تواعدين رجل تعافي من الصدمة من البحيرة السوداء
    Bu tür istekler de bulunmayı ya da beni gölden atmaya çalışmaya son verirsen çok daha nazik olurum. Open Subtitles سأتصرف بأحسن سلوك ان قمت بإيقاف ذاك التعميم محاولا طردي من البحيرة
    gölden su içecek kadar cesur, ama aslanlardan kaçacak kadar da bilge. Open Subtitles شجاع بما يكفي ليشرب من البحيرة لكن حكيم بما يكفي ليهرب من الأسود
    İnanın bana, bir dahaki sefere ikiniz de gölden canlı çıkamazsınız. Open Subtitles ،إنني أؤكدُ لكم بالمرةٍ القادمة .لن يخرج إحداكما من البحيرة
    Kasabayı basan su gölden mi geliyor? Open Subtitles المياه الّتي أفاضت المدينة أتت إذاً من البحيرة
    Sizi, kızlar kampına geçmek için Gölde yüzerken yakalamayayım, tamam mı? Open Subtitles من الأفضل ألا أمسك بك وأنت تسبح إلى الناحية الأخرى من البحيرة نحو مخيّم الفتيات،
    Gölde boğulduktan sonra, cesedi bulunamadı. Open Subtitles جسده لم يعد بعد أن غرق من البحيرة
    "Gölde yıkanıp, dışarıya çıktım..." Open Subtitles "لقد خرجت من البحيرة بعدما أنهيت حمامي "

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus