Bu yüzden her 10 yılda, elimizdeki her tohum numunesine çimlenme testleri yapıyoruz | TED | لذا فكل 10 سنوات نقوم بإختبارات التنبيت في كل عينة لدينا من البذور. |
Böylelikle tohumların olacağı bir proje yapmamız gerektiğini fark ettik, bir çeşit tohum katedrali. | TED | أدركنا ان علينا صنع مشروع من البذور ، ونوع من كاتدرائية البذور. |
Bu çok iyi bir stratejiydi, çünkü kısa zamanda çok fazla tohum üretebilirsiniz. | TED | وقد كان ذلك ستراتيجية عظيمة لأنك تتمكن من إنتاج الكثير من البذور في وقت قصير. |
Sabahı zehirli tohumlar ve yasak meyveler yiyerek geçirdikten sonra midelerini yatıştıracak bir şeyler bulma telaşına giriyorlar. | Open Subtitles | بعد الأكل الصباحي من البذور السامة و الفاكهة المحرمة, التسابق جار للعثور على شيء يهدأ بطونهم. |
Onların ve tüm sülalerinin. | Open Subtitles | لهم ، وجميع من البذور. |
Sonuç olarak, bir bal kabağında yüzlerce tohum bulunuyor. | TED | في النهاية، هناك المئات من البذور في اليقطين الواحد. |
Ben Rickert şuanda içine pek çok tohum ektiği büyük bahçesinde karısıyla birlikte yaşıyor. | Open Subtitles | بين ريكيرت الآن يعيش مع زوجته في بستان كبير , لديهمالكثير من البذور |
Ancak girişi etrafına biraz tohum serpersem belki erken çıkabilir. | Open Subtitles | لكن إذا نثرت بعض من البذور حول مدخل جحره لربما سوف يغريه هذا للخروج مبكراً قبل ميعاد خروجه |
Bir öğün için yeterince tohum toplamaya çalıştığınızı hayal edin. | Open Subtitles | تخيل لو كنت تحاول جمع ما يكفي من البذور لتناول وجبة. |
Facia sınırında olan umutsuz bir dünyaya satılmayı bekleyen yeni tohum stoku. | Open Subtitles | مخزون من البذور الجديدة تنتظر أن يتم بيعها لعالم يائس على حافة الكارثة |
Orkide kendini işine adamış polen toplayıcılarının yardımı ile daha fazla tohum ve yavru üreterek başarılı bir şekilde yalnız bir şekilde ürer ve yeni bir tür meydana gelir. | TED | قادرة على انتاج المزيد من البذور والذرية بمساعدة من الملقحات المكرسة لها، تتكاثر الأوركيد بنجاح في عزلتها، وتصبح نوع جديد. |
Yanında, daha tohum halindeyken yetiştirdiği bir ağaç getirdi. | Open Subtitles | احضر معه شجرة التي نمت من البذور |
Geçen yıl 70.000 paket tohum dağıttılar ve çeyrek milyon transplant işlemi yaptılar. Geçtiğimiz yılın sonuçları şöyle, Detroit'te 225.000 kg ürün yetiştirildi. | TED | وزعوا العام الماضي 70,000 كيس من البذور وربع مليون شَتْلة، ونتيجة لذلك السنة الماضية، تم إنتاج 550,000 رطل من محاصيل الزراعة في (ديترويت). |
Bir sürü tohum ekmelisin. | Open Subtitles | تحتاج لزراعة الكثير من البذور |
Tabi, Kisir tohumlar, gelecek sezon filzlenmeyecek. | Open Subtitles | بالتأكيد، من البذور العقيمة التى لن تنبث تعالي الموسم القادم |
Onların ve tüm sülalerinin. | Open Subtitles | لهم ، وجميع من البذور. |
Eski, sert günlerde ektiğiniz tohumların açması bu. | TED | أنه إلازدهار من البذور التي زرعتموها في ايام سابقة، اكثر شِّدة. |
ülkemizde ticari olarak üretilen tohumların %90'ına hakimler. | TED | يتحكمون بنسبة تسعون بالمئة من البذور التجارية التي تنتج في بلادنا . |