Anlamsız bir hayattaki, tek gecelik ilişkiler o kadar kötü olamaz. | Open Subtitles | حياة بلا معنى, ليلة واحدة لن تكون بهذا القدر من السوء |
Ne kadar kötü yaralandığını, bilmek istiyor. | Open Subtitles | يريد ان يعرف الى اى درجه من السوء بلغ جرحه |
Yani oral seks yapmak kadar kötü mü? | Open Subtitles | ولكن اعني هل الامر من السوء مثل مداعبة فرجها ؟ |
Kameraların burada olmaması çok kötü, biz burada güzel bir an yaşarken. | Open Subtitles | من السوء ان الكاميرات ليست هنا الآن لترانا نحظى بهذه اللحظة اللطيفة |
çok kötü. Olabilecek tüm kötü şeyleri düşünün ve ona kötülük dolu bir bavul ilave edin. | Open Subtitles | جداً، تخيلي كم يمكن للأمور أن تسوء ثم أضيفي عليها المزيد من السوء |
Bu insanlar ne kadar kötü olurlarsa olsunlar, sonunda kaybedecekler. | Open Subtitles | مهما بلغ هؤلاء الناس من السوء سيخسرون في النهاية |
Çocuklarımız hayatlarının kalanında ne kadar kötü olurlarsa olsunlar daima bu anı anımsayacaklar. | Open Subtitles | لا يهم كم من السوء سيفشل أولادنا فى بقية حياتهم سيحملون دوما تلك الذكرى |
Ölü Ördek Günü'nden önce olduğu kadar kötü. | Open Subtitles | إنه بلغ من السوء مثلما كان قبل يوم البطة الميتة |
Baba, Ellen'ın ölümünü örtbas etmek zaten yeteri kadar kötü. | Open Subtitles | يكفي يا أبي من السوء أننا غطينا على حادثة وفاة إيلين.. |
O yer, iki sene önceki kadar kötü. | Open Subtitles | هذا المكان بنفس القدر من السوء الآن كما كان الحال قبل عامين |
Bu evlilik hakkında onunla ne kadar kötü konuştun? | Open Subtitles | لأي درجة من السوء كان الحديث معه بخصوص الزواج؟ |
Bu evlilik hakkında onunla ne kadar kötü konuştun? | Open Subtitles | لأي درجة من السوء كان الحديث معه بخصوص الزواج؟ |
İnan bana, eskisi kadar kötü değil. | Open Subtitles | حسناً, إنه ليس حتى قريباً من السوء المعتاد, صدقني |
Yani ne kadar kötü durumda olursanız olun bir kadın ağaçta doğum yapmıştır. | Open Subtitles | لذا مهما ظننت من السوء فإنك قد لا تحصل عليه امرأة وضعت مولودها فوق شجرة |
Üstelik ne olursa olsun seni o yetiştirdiyse, bu kadar kötü olamazdı. | Open Subtitles | وما قد يكون ذا قيمة هو لم يكن ليكون بتلك الدرجة من السوء كونه قام بتربيتك |
Babanın böyle düşünmemesi çok kötü. | Open Subtitles | من السوء أن والدك لم يري ذلك. |
Aptal olmanın suç olmaması çok kötü. | Open Subtitles | من السوء أنها جريمة كونك غبياً |