Özür dilerim, bunları konuşmak benim için çok zor özellikle de babamı daha yeni kaybetmişken. | Open Subtitles | أنا آسفة، من الصعب عليّ التحدث في هذا الأمر خاصة بعض أن فقدت أبي لتوي |
Bunu duymak benim için çok zor ama sanırım haklısın. | Open Subtitles | من الصعب عليّ سماع ذلك، لكن... أظنّ أنّكِ على حق |
Ama seni geride bırakmanın benim için çok zor olduğunu anlamalısın. | Open Subtitles | ولكن يجب أن تفهمي أنه من الصعب عليّ تركك هنا. |
Kendim hakkıma öyle düşünmek şu anda pek kolay değil. | Open Subtitles | من الصعب عليّ أن أشعر بهذه الطريقة تجاه نفسي في الوقت الحالي |
Dışarı çıkıp, aptalca olduğunu bildiğim şeyleri yapmak benim için de zor ve muhtemelen insanlar benim hakkımda konuşup duruyorlar ama benim hakkımda kötü şeyler söyleyecek son insanın en iyi arkadaşım olacağını sanırdım! | Open Subtitles | من الصعب عليّ أنأكونبالخارجأقومبأشياءأعرفأنهاغبية.. والناس غالباًَ تتحدث عني ، ولكن آخر شخص أعتقدت أنهسيقولأكثرشئلؤما هوصديقتيالمقربة! |
Tüm ot'um bu kadar ve bunu bulması benim için çok zor oldu. | Open Subtitles | هذا مخدراتي كلها، إنه من الصعب عليّ أن أدخنها لوحدي. |
Elini tutup uyumak benim için çok zor. | Open Subtitles | ! من الصعب عليّ حتى أن أمسك بيدها و أنام |
Ateş kullanmak benim için çok zor. | Open Subtitles | من الصعب عليّ أن أستعمل النيران |
- Sana veda etmek benim için çok zor. | Open Subtitles | من الصعب عليّ أن أودّعك. لماذا؟ |
yürütemediğimize göre, seni görmek benim için çok zor oluyor. | Open Subtitles | ...وبم أننا لا يمكننا أن نحل الأمر من الصعب عليّ رؤيتكِ |
Bunu bunu söylemek benim için çok zor. | Open Subtitles | هذا.. من الصعب عليّ قول |
Bunu bunu söylemek benim için çok zor. | Open Subtitles | هذا.. من الصعب عليّ قول |
Mesela benim insanlara "American Idol" izlemek benim için çok zor çünkü çok yüksek oktavlı bir müzik kulağım var demem gibi. | Open Subtitles | مثلاً عندما أخبر الناس بأنه من الصعب عليّ... أنا أشاهد "أمريكان آيدول" لأني أستطيع تمييز النغمات |
Bu benim için çok zor. | Open Subtitles | من الصعب عليّ ذلك |
Canım Eilis, denizin binlerce kilometre ötesinde Amerika'da bunu okuduğuna inanmak benim için çok zor. | Open Subtitles | "عزيزتي، (إيليش)، "من الصعب عليّ التصديق إنّكِ تقرأين هذا الخطاب في أمريكا" "تبعد آلاف الأميال عبر البحر". |
- Sana veda etmek benim için çok zor. | Open Subtitles | من الصعب عليّ قول الوداع لكِ |
Sizin ya da başka bir otorite figürünün karşısında oturmak ve istediği cevabı verememek kolay değil. | Open Subtitles | ليس من السهل عليّ أن أجلس أمامك أو أمام أيّ سلطة أخرى تحقق في هذا الأمر و يكون من الصعب عليّ أن أعطيك الاجابة التي تريد سماعها |
Sizin ya da başka bir otorite figürünün karşısında oturmak ve istediği cevabı verememek kolay değil. | Open Subtitles | ليس من السهل عليّ أن أجلس أمامك أو أمام أيّ سلطة أخرى تحقق في هذا الأمر و يكون من الصعب عليّ أن أعطيك الاجابة التي تريد سماعها |
Doğu Almanya Cumhuriyeti demokratlarının hiçe sayıldığını görmek benim için de zor. | Open Subtitles | من الصعب عليّ مشاهدة (ديموقراطيّات جمهورية ألمانيا الشرقية) و هي تُزدرى |