Şuan armızdaki tüm çiftleri... birbirlerine olan içten aşklarını sessiz bi şekilde... ifade etmeye çağırıyorum. | Open Subtitles | لذا أود أن أدعوا في هذا الوقت كل الأزواج بيننا ليتشاركوا التعبير بمشاعرهم من القلب لحب كل واحد منهم للآخر |
Bu sağ kalp yetmezliği idi. | TED | وكنت اعاني من قصور في الجهة اليمنى من القلب |
İçtenlikle menfaatlerini gözeten biriyim ben sadece. | Open Subtitles | أنا فقط رجل ما ينصحك بأفضل النصائح من القلب |
Bence, insanlar kalpten bir şeyler verse, herşey düzelir. | Open Subtitles | كلما زاد عدد من يعطون من القلب كلما كنا بحال افضل |
Senin için özel bişeyler yapmak istedim. İçimden geldi. | Open Subtitles | انا فقط اردت ان افعل شئ مميز لك تعلمين , شئ من القلب |
Babamız Tanrıyı memnun etmeye yetmez. yürekten dua etmek daha önemlidir. | Open Subtitles | ليس كافيا ليستجيب لنا الرب الصلاة النابعة من القلب اكثر اهمية |
Bunu gönülden, aşkla söyledi. | Open Subtitles | قالت كل هذا الكلام من القلب. قالته بدافع الحب. |
Bak, eğer onu şaşırtmak istiyorsan bu kalbinden gelen eşsiz bir şekilde olmalı. | Open Subtitles | أسمع ، اذا كنتُ تريد مفاجأتها ينبغي أن تكون أمر شخصي من القلب |
Anlamlı ve içten gelen sözler bulduğunuz zaman... | Open Subtitles | عندما تخترع شيئا ذا معنى و صادر من القلب |
Belki içten olamıyorsundur ve bunda sorun yok. | Open Subtitles | أنظري , ربما لا تعجبك طريقة من القلب إلى القلب , حسناً |
Bir pisicik gibi görünmeden içten olmak zorundasın. | Open Subtitles | يجب أن تبدوا صادقاً من القلب بدون أن تكون خنوعاً |
Kalemi aline alıp kalbe doğru yaklaştırıyor, kalbe dokunuyor, ve yaşayan bir hastanın kalp atışlarını hissedebiliyor. | TED | والقلم يقترب الان من القلب وها هو يضعه على القلب والان اصبح يستشعر دقات قلب مريض على قيد الحياة |
kalp, mide, dalak ve pankreas solda yer alır. | TED | حيث يقع كل من القلب والمعدة والطحال والبنكرياس في الجهة اليسرى. |
Bilgin olsun, kalp kalbe bir görüşme yapıyordum. | Open Subtitles | لمعلوماتك، لقد كان إتصالاً من .. القلب إلى القلب |
Bunu içtenlikle söylüyorum, Monsenyör. | Open Subtitles | أكلّمك من القلب |
İçtenlikle tebrik ederim Pierre. | Open Subtitles | مبارك من القلب بيري |
Güzel ve kalpten bir şeyler söyle yeter. | Open Subtitles | قولي فقط شي جميل وقريب من القلب |
Bu kalpten bir hediye mi? | Open Subtitles | هذه هديتك من القلب ؟ |
Tamamen içimden geldi. | Open Subtitles | هذه نابعة من القلب |
- Şey, içimden geldi. | Open Subtitles | أجل، من القلب |
Yaptığınız küçük konuşma, yürekten ve samimi gibi geliyor. | Open Subtitles | كما أن خطابك القصير ظهر وكأنه حقيقى ونابع من القلب |
Bir dostun ve kendini aptal durumuna düşürme alanında uzman bir kişi olarak sana gönülden diyorum ki çık git şu arabadan. | Open Subtitles | لذا ، كصديقك ، و الخبير الأول في مجال في إحراج النفس ، أقول لكِ من القلب ، إخرجي من السيارة |
Ben ona... İyi nasihatlerini insanın kalbinden gelen bir şey olduğunu giydikleriyle ilgisi olmadığını söylerdim. | Open Subtitles | ساقول ان النصائح تاتي من القلب ومن داخلك |
kalbin diğer yarısının katilde olabileceğini düşünüyorlar. | Open Subtitles | ولكنهم يعتقدون أنه ربما يحمل القاتل النصف الآخر من القلب |
Romantik hisler hakkında kendiliğinden ve ifade edilemeyen, kalpten gelen şeylermiş gibi düşünmekten hoşlanırız. | TED | يحلو لنا أن نفكر في المشاعر الرومانسية على أنها عفوية وأمور غير قابلة للتفسير، تنبع من القلب. |