"من المفترض أن نذهب" - Traduction Arabe en Turc

    • gidecektik
        
    • gitmemiz gerekiyor
        
    • gitmemiz gerekmiyor
        
    • gitmemiz gerekiyordu
        
    Dün gece kütüphaneye gidecektik ama unuttu. Open Subtitles البارحة, كان من المفترض أن نذهب للمكتبة, و لقد نسى بالكامل.
    Evet, hafta sonu bir yerlere gidecektik ama Charlie çıkageldi. Open Subtitles أجل, كان من المفترض أن نذهب في عطلة الاسبوع هذه بعيداً
    Metropolis'e gitmemiz gerekiyor ve Metropolis'e gideceğiz. Tamam. Open Subtitles من المفترض أن نذهب إلى ميتروبولس و ها نحن ذاهبين إلى ميتروبولس
    Birlikte bir operasyona daha gitmemiz gerekiyor. Open Subtitles كان من المفترض أن نذهب إلى مُهمّة أخرة معاً
    Bowlinge gitmemiz gerekmiyor muydu? ama ben burda çok rahatım, pijamalarımı da giydim. Open Subtitles اليس من المفترض أن نذهب للعب البولنج ؟ لكنني مرتاحه هنا وأنا أرتدي بنطالي
    Beraber tatile gitmemiz gerekiyordu. Open Subtitles من المفترض أن نذهب فى أجازة معاً
    Aslında Claire'le balayımızda Hawaii'ye gidecektik ancak hesapta olmayan bir şey çıkmıştı. Open Subtitles بالواقع، أنا وكلير كان من المفترض أن نذهب لهاواي في شهر العسل لكن، طرأ شيء ما..
    Önümüzdeki yaz çocuklarla beraber balayına gidecektik. Open Subtitles من المفترض أن نذهب إلى شهر عسلِنا في الصيف القادم مع الأطفال
    Kitaplara burnumuzu silmek için kütüphaneye gidecektik. Open Subtitles نحن كنا من المفترض أن نذهب إلى المكتبة لمسح المخاط في الكتب الشاعرية
    Sinemaya gidecektik de hiç yer kalmamış. Open Subtitles كان من المفترض أن نذهب إلى السينما لكن جميع البطاقات بيعت.
    O gece arkadaşlarla operaya gidecektik. Open Subtitles كان من المفترض أن نذهب الي دار الأوبرا تلك الليلة
    Miranda. Birlikte yüzmeye gidecektik. Open Subtitles "ميراندا"، كان من المفترض أن نذهب للسباحة سوياً
    Evet, sanırım gitmemiz gerekiyor. Open Subtitles نعم,من المفترض أن نذهب الآن
    Bu ay sonunda Venedik'e gitmemiz gerekiyor. Open Subtitles كان من المفترض أن نذهب إلى (البندقيه) في نهاية هذا الشهر
    Sonja'la birlikte "Kahverengi Gözler Tamamen Kapalı" partisine gitmemiz gerekiyor. Open Subtitles سونيا وأنا من المفترض أن نذهب " Brown Eyes Wide Shut " إلى حفلة (حفلة كبيرة وأكبر حزب للعهرة بتاريخ السويد)
    Bizim de onunla gitmemiz gerekmiyor mu? Open Subtitles أليس من المفترض أن نذهب معه؟
    Ama akşam gitmemiz gerekiyordu. Open Subtitles كنا من المفترض أن نذهب الليلة.
    Dansa birlikte gitmemiz gerekiyordu. Open Subtitles كنا من المفترض أن نذهب للحفلة سويةً

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus