"من المكتب" - Traduction Arabe en Turc

    • Ofisten
        
    • Büro
        
    • Bürodan
        
    • için FBI
        
    • ofisinden
        
    • ofisi
        
    • masadan
        
    • ofisimden
        
    Bu saatte aradığım için üzgünüm. Kendimi Ofisten atmak istedim. Open Subtitles آسف أني اتصلت متأخراً كان يجب أن أخرج من المكتب
    Seni Ofisten çıkardığına göre ilginç bir kaçak Kanada eşyası olmalı. Open Subtitles لابد أنها بعض الممنوعات الكندية الغريبة لأنها إستطاعت إخراجك من المكتب
    Bak, dışarıda hava çok güzel. Neden Ofisten çıkmıyorsun ki? Open Subtitles إنه يوم جميل حقاً، لمَ لا تخرجين من المكتب قليلاً؟
    Yani bu işin arkasında Büro'dan birinin mi olduğunu söylüyorsun ? Open Subtitles هل تقول أن أحدا من المكتب كان وراء هذا ؟
    Dinle, ben Bürodan almak istediğim şeylerin bir listesini yaptım. Open Subtitles اسمع أعددت قائمة أغراض أود أخذها من المكتب
    Bizim için FBI'ın seni hapse atmasının bir önemi yoktu bizim istediğimiz sadece senin ofisinden ellerinde kutular ile çıkmalarıydı. Open Subtitles لم نرد من المكتب الفيدرالي بأن يزج بك في السجن أردنا منهم الظهور فقط، لنأخذ بعض الصناديق من مكتبك
    Seni ofisinden saat... altı. Open Subtitles سوف أمر و أصطحبك من المكتب فى الساعه السادسه
    Çalıştığım Ofisten çalana kadar sadece şu metal makasa sahiptim. TED كنت استخدم هذه القواطع المعدنية حتى سرقت زوج مقصات من المكتب الذي عملت فيه.
    Phone: Hey, ben Johnson, Ofisten arıyorum. TED المتصل: مرحبا , انا السيد جونسون اتصل بك من المكتب.
    Ofisten çıktığınızda ilginç ve anlamlı sorular sorun. TED اطرح أسئلة مثيرة للاهتمام وذات مغزى عندما تهمّ بالخروج من المكتب.
    Peşinden gideceğim. Peki, Ofisten pasaportunu getirdikleri an bileti alacağım. Open Subtitles نعم، سوف أحجزها وقتما يصل جواز السفر من المكتب
    Tabur komutanlari emirleri yalnizca bu Ofisten alacaklardir. Open Subtitles قائد الكتيبه سيأخذ أوامره من المكتب التابع له فقط.
    Üç pound vermek yerine Ofisten eve geldiğimde altı pound daha zayıftım. Open Subtitles عندما عدت من المكتب إلي المنزل اصبحت اخف بستة ارطال
    Ama yine de birilerinin benim o Ofisten sağ çıkmamı istemesini açıklamıyor. Open Subtitles لكن هذا لا يفسر لماذا اراد احدهم اخراجي من المكتب حي
    Yani bu işin arkasında Büro'dan birinin mi olduğunu söylüyorsun ? Open Subtitles هل تقول أن أحدا من المكتب كان وراء هذا ؟
    - ...sana da Büro'dan malzeme getirmesini söyleyeceğim. - Tamam. Open Subtitles ويحضر لك بعض أخصائيي المختبر من المكتب - حسناً -
    Karının, senin Bürodan telefon ettiğine inanmasını istiyorsan, araya santrali sokma, numarayı doğrudan çevir. Open Subtitles لو أردتها أن تصدق أنك تتصل من المكتب لن تتصل بالمأمور اتصل أنت مباشرةَ
    Belki de mezunlar haber bülteni için FBI emeklileri ile röportaj yapıyorumdur. Open Subtitles ربما اقابل متقاعدين من المكتب لرسالة تخرج
    Elçilik çok gergin. Bir basın ofisinden bilgi al. Open Subtitles السفارة مذعورة، إحصل على معلوماتك من المكتب الصحفي
    Çin'in Danıştay Bilgi ofisi'nden 2009'da bu projede Çin'i temsil edecek çok kuşaklı bir soy kütüğü talep ettim. TED لقد طلبت من المكتب الإعلامي في مجلس الدولة الصيني في عام 2009 لأختار سلالة لأجيال متعددة لأعرض الصين في هذا المشروع.
    Anlıyorum. Çıkarken ön taraftaki masadan telefonunuzu ve laptopunuzu alabilirsiniz. Open Subtitles يُمكنك إستلام نقالك وحاسوبك المحمول من المكتب الأمامي حين مغادرتك
    O zaman bana,sizi ofisimden çıkarmak gibi daha tatmin edici bir çözümden başka şans bırakmıyorsunuz. Open Subtitles إتركوني الآن اريد ان اتناول العلاج إخرجوا من المكتب

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus