Evet, babamın Amy Winehouse gibi aşırı dozdan öleceğini söylüyorlar. | Open Subtitles | يقولون أنا أبانا سيموت من جرعة زائدة، مثل آمي واينهاوس |
Bir ara yüksek dozdan öldüğünüze ilişkin bir söylenti çıkmıştı. | Open Subtitles | لقد كان هناك إشاعات ما بأنّك متّ من جرعة زائدة من الادمان |
O toplardan birini her yuttuğunda aşırı dozdan ölme riskine girdiğinin farkında mısın? | Open Subtitles | هل تدركين أن كل مرة تتناولين واحدة من هذه الحبات فأنت تخاطرين بالموت من جرعة مفرطة؟ |
Neyse ki diğer birçok ilacın aksine, esrarın ölümcül doz aşımı riski yok ve kullanımın durması hâlinde ağır kullanım bile zayıflatıcı veya hayati tehlike arz eden yoksunluk semptomlarına yol açmaz. | TED | لحسن الحظّ، أنّه ليس كعقاقير أخرى كثيرة، حيث لا يوجد خطر من جرعة زائدة مميتة من الماريجوانا، وحتى الاستخدام المكثّف لها لا يقود إلى وهن أو أعراض انسحابيّة مهددّة للحياة عند التوقّف عن أخذها. |
Mattie Tombstone'u terkettikten kısa bir süre sonra... aşırı dozda uyuşturucudan öldü. | Open Subtitles | ماتت ماتي من جرعة عقار زائدة بعد فترة قليلة من تركها لمدينة تومبستون |
Sanki 9 numaralı Aşk İksiri'nden fazlaca almış gibi. | Open Subtitles | كأنها تناولت الكثير من جرعة الحب رقم 9 أو شيء ما |
Şov programı sırasında aşırı dozdan bir kız öldü. | Open Subtitles | فتاة ماتت من جرعة زائدة بينما يتم تصوير العرض |
Bankadaki hanım aşırı dozdan öldüğü anda, hemen kafama sıkıverirler. | Open Subtitles | حالما تموت السيدة من جرعة زائدة لو كان لديك يوم جيد سأسحب من أذني |
Susan daha çok küçükken annesi aşırı dozdan öldü. | Open Subtitles | الأم ماتت وهى صغيرة من جرعة كبيرة من المخدرات |
Sonra evine geri dönmüş ve yeniden başlamış. Ardından da aşırı dozdan ölmüş. | Open Subtitles | عاد إلى منزله، لكنه بعد أشهر قليلة رجع إلى التعاطي مجدداً ليموت من جرعة زائدة. |
cinayet şüpheliminin aşırı dozdan ölmesine izin vermiyeceğim.. | Open Subtitles | أنا لن أدع مشتبهي الوحيد في الجريمة يموت من جرعة مخدّرات، أمامي مباشرةً |
Anne aşırı dozdan ölmüş. Baba öldürülmüş. | Open Subtitles | توفيت والدتها من جرعة زائدة من المخدّرات. |
Yüksek dozdan ölen erkek arkadaşımın beyinsiz bebeğini taşıyordum. | Open Subtitles | حامل بطفل معاق ابن صديقها الذي مات من جرعة زائده |
El kitabı diyor ki alınmayan dozdan birkaç saat sonra tedavi sona erer. | Open Subtitles | نشر الدواء تقول بان الدواء يزول مفعولة بعد ساعة من جرعة فائتة |
Hayır, sana daha fazla veremem. Aşırı dozdan ölürsün. | Open Subtitles | لا، لا يمكن أن أعطيك المزيد ستموتين من جرعة زائدة. |
Dün gece bir otel küvetinde bulundu yerde de iğne vardı, görünüşe göre aşırı dozdan ölmüş. | Open Subtitles | وُجد مساء أمس في حوض الإستحمام في فندق مع حقنة على الأرض ميت من جرعة زائدة |
Eğitimli liberaller iyidir, tabi aşırı dozdan ölen bir çocukları yoksa. | Open Subtitles | الليبراليون المتعلمون لا بأس بهم مالم يكن لديهم طفل توفي من جرعة زائدة |
Bir doz siyanür de aynı şekilde kokar. | Open Subtitles | نفس الرائحه التي تنبع من جرعة السينايد |
Kız kardeşin aşırı doz uyuşturucudan öldü. | Open Subtitles | ماتت أختك من جرعة مخدرات زائدة. |
Polisler, bize, aşırı dozda uyuşturucudan öldüğünü söylüyorlardı. | Open Subtitles | الشرطة قالت لنا أنه مات من جرعة مخدرات زائدة |
Chelsea Rothsburgher aşırı dozda morfinden ölmedi. | Open Subtitles | ولكن تشيلسي روسبرجير لم تمت من جرعة زائدة من المورفين. |
Hadi Aşk iksiri dokuz numarayı bir deneyin... | Open Subtitles | جربوا رشة صغيرة من جرعة الحب رقم 9 |
Bir bayıltma iksiri yapabiliriz benim için, Bay Henry üzerinde kullanırım. | Open Subtitles | هل يمكننا أن تفعل قليلاً من جرعة الصعق من أجلي كي أستخدمها على السيد (هنري) ؟ - . يا عالم ، ركزوا - |