Eğer merdiven halinde düşünürseniz her basamak, farklı bir hayvandan genomik fosiller içeriyor. | Open Subtitles | إن تخيلتم درجات السلم كل درجة تحتوي على أحافير وراثية من حيوان مختلف |
Bu tuhaf, Escher'imsi bir hayvandan diğerine biçimler elde edilir. | TED | وستحصل على هذا الشكل الغريب من حيوان لآخر، |
Eğer bir hayvan yiyeceksek, mutlu ve sağlıklı bir hayatı olan biri olmalı. | TED | وإن كنا بحاجة للحوم، فيجب أن يكون مصدرها من حيوان صحي وفي بيئة جيدة. |
Uçan bir hayvan, yürüyen, tırmanan ya da yüzen bir hayvandan farklı bir modele ihtiyaç duyar. | TED | حيوان طائر يحتاج الى نموذج مختلف.. من حيوان يمشي، يتسلق، أو حيوان يسبح. |
Bu giriş deliği bir böcek tarafından açılmış ama bambaşka bir hayvan tarafından kullanılıyor. | Open Subtitles | هذا الثقب عملته الخنفساء , بل انه يستخدم من حيوان اخر. |
Benim en büyük korkum sevdiğim bir kişinin alt edemeyeceğim bir hayvan tarafından saldırıya uğraması. | Open Subtitles | الخوف الأكبر في حياتي تشهد شخص ما أنا أحب لهجوم من حيوان أنني لا يمكن للفوز. |
Bayım bir canavardan farksız olmama rağmen benim de yaşamaya hakkım yok mu? | Open Subtitles | سيد بالرغم من أن أني لستُ اسوأ من حيوان |
Senin esas, sana bir hayvandan daha farklı nasıl olunacağını öğretecek birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | تحتاج شخص ما لتعليمك هكذا لكي تكون أكثر من حيوان |
Hepsinin bir hayvandan çıktığına inanamıyorum. Değişik bir şey fark ettin mi? | Open Subtitles | لا أستطيع أن أصدق كل ما خرج من حيوان واحد. مهلا، لاحظ شيئا مختلفا؟ |
Yırtıcı bir hayvandan kaçan kuş sürüsüne benziyorlar. | Open Subtitles | تماما كسرب من الطيور وهى تهرب من حيوان مفترس |
bir hayvandan alınan bir gen bir diğerinde işlev görebilir. | Open Subtitles | فإن جينا مأخوذا من حيوان يمكن أن يعمل في حيوان أخر. وعلى سبيل المثال، فالجين الذي يجعل قنديل البحر مضيئا، |
O bir insan değil Rick. bir hayvan. Hayvandan da beter. | Open Subtitles | أنه ليس بشر ، أنه حيوان بل أسوء من حيوان |
Chupacabra bir çok insana göre, bir hayvan değildir. | Open Subtitles | وتشوباكابرا هو حقيقي جدا لكثير من الناس . وليس من حيوان. |
Yakalandı olamaz vahşi bir hayvan yoktur. | Open Subtitles | ما من حيوان في البرية لا يمكن الإمساك به |
Yine Kanada'da yapılan bir araştırmada araştırmacıların ektiği küçük bir çocukken "Vahşi bir hayvan tarafından saldırıya uğramak kadar kötü bir olay başına geldi." sahte anısı deneklerin yarısında başarıya ulaştı. | TED | وفي دراسة في كندا، زرع الباحثون الذاكرة الزائفة أنه عندما كنت طفلا، شيء كفظاعة التعرض لهجوم من حيوان مفزع حدذ لك، ينجح مع حوالي نصف من محل دراستهم. |
Kuduz bir hayvan tarafından saldırıya uğramak fazladan bir güne değer sanırsın. | Open Subtitles | أتعتقد أنّ التعرّض للعضّ من حيوان مصاب بداء الكلب -سيستحقّ يوم مرضٍ إضافيّ |
Tarikattan atılan kadın bir hayvan tarafından yenmiş. | Open Subtitles | تم يلتهم النساء يلقي بها من عبادة من حيوان! |
Bayım bir canavardan farksız olmama rağmen benim de yaşamaya hakkım yok mu? | Open Subtitles | سيد بالرغم من ان أني لستُ أسوأ من حيوان |