Beni tanımadığını demek daha karımdan daha beni bilin herkesten daha beni daha bilin Ben bunun doğru olduğunu sanmıyorum | Open Subtitles | أنا أعني أنكِ تعرفينني تعرفيني أكثر من زوجتي ـ تعرفيني أكثر من أي شخص ـ أن لا أعتقد هذا صحيح |
Söyle ona, Cerione. Onu karımdan daha fazla gördüm. | Open Subtitles | اخبرة سيرونو أراه أكثر من زوجتي |
O kadar da kötü değil. karımın sayesinde günde 3 öğün yemek yiyebilirsin. Ev yemeklerine ihtiyacın varmış gibi gözüküyorsun. | Open Subtitles | لن تسير الأمور على نحو سيء, ثلاث وجبات كملاطفة من زوجتي يومياً, أعتقد أنك سترغب ببعض الأكل المنزلي |
karıma ve kızıma bir daha yaklaşmana asla izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لن أسمح لك بالإقتراب مجدّداً من زوجتي و من إبنتي |
Sadece finansal kriz de değil, hijyenik ped araştırması yüzünden başıma bir sürü iş geldi, bunlardan biri de eşimden gelen boşanma talebi idi. | TED | لييست فقط من اجل الازمات الماليه ولكن من اجل الفوط الصحيه. مررت بكل انواع المشاكل من ضمنها انذارات طلاق من زوجتي |
Göç hukukunda uzman olduğu için eşimi de görüşmemize davet ettim. | Open Subtitles | طلبتُ من زوجتي الإنضمام إلينا بسبب خبرتها في قانون الهجرة |
Biraz dinlenmeye ihtiyacım var zaten aptal karım ve çocuklarım yüzünden. | Open Subtitles | سأعود في المرة القادمة عندما ...أحتاج للراحة من زوجتي الغبية وأطفالي |
Kızlar bizim eve her getirişinde eşimin bir parçasının ölümüne şahit oldum. | Open Subtitles | في كلّ مرّة أحضر الفتيات لرؤيتنا، رأيتُ قطعة صغيرة تموت من زوجتي. |
Konu şu ki, ben karımdan bir telgraf aldım. | Open Subtitles | تلقيت برقية من زوجتي |
Bu yaşlı halimde, karım tarafından bana nutuk atılması da bir o kadar rahatlatıcı! | Open Subtitles | وما هي الراحة التي سأحضى بها في شيخوختي أن كنت سأسمع دروسا من زوجتي |
İşime karımdan daha fazla önem verdiğim için suçluyum. | Open Subtitles | مذنب لأنّي كنت أهتم بعملي أكثر من زوجتي |
Çocuk ilk karımdan daha sıkı çıktı. | Open Subtitles | الفتى كان أعند من زوجتي الأولى |
Seni karımdan daha sık görmeye başladım. | Open Subtitles | بدأت أراك أكثر من زوجتي |
Evet, galiba karımdan daha iyi." | Open Subtitles | أجل ، أظن انها أفضل من زوجتي". |
# Bu garson kız karımdan daha güzel # | Open Subtitles | ♪ هذه النادلة أجمل من زوجتي ♪ |
Ve karınız sizi, karımın beni özleyeceğinden çok daha fazla özleyecektir. | Open Subtitles | وأتخيل أن زوجتك ستفتقدك أكثر بكثير من زوجتي |
Eski karımın hediyesi. Ben hassas birisiyim. | Open Subtitles | إنها هدية من زوجتي السابقة إنها قيمة عاطفية |
Kendi karımın asla sahip olamadığı varisi taşıdığını bilmek... | Open Subtitles | لمعرفة أنها تحمل تراث محروم أنا من أحظى به من زوجتي |
Bir karar vermek için karıma danışmaya ihtiyacım yok. | Open Subtitles | أنا لست بحاجة إلى إذن من زوجتي لاتخاذ قرار |
Sevgili eşimden bir sempatizanı canlandırmasını isteyeceğim. | Open Subtitles | الآن ، سأطلب من زوجتي الجميلة ، أن تؤدي دور المتعاطفة |
Göç hukukunda uzman olduğu için eşimi de görüşmemize davet ettim. | Open Subtitles | طلبتُ من زوجتي الإنضمام إلينا بسبب خبرتها في قانون الهجرة |
Esas olarak benim lehime oy vermen benim de kontrolü eski karım ve annemden geri almam anlamına gelecek. | Open Subtitles | بشكل بسيط، كلّ ما عليك فعلهُ هُو التصويت لي حتى .أستطيع استعادة شركتي من زوجتي السابقة وأمي |
Yemin ederim eğer benim, ailemin veya eşimin bir daha yakınına gelirsen seni öldürürüm, kendi ellerimle seni boğarım. | Open Subtitles | أقسم بالله إن إقتربتي مني أو من عائلتي أو من زوجتي مجدداً سأقتلكِ |
karımdan bir mesaj. | Open Subtitles | إنها رسالة من زوجتي. |
Ben karım tarafından dövülmek. | Open Subtitles | للحصول على السحق من زوجتي. |