"من سبب" - Traduction Arabe en Turc

    • bir sebebi var
        
    • nedeni var
        
    • bir nedeni
        
    • bir sebep
        
    • bir neden
        
    • sebep var
        
    • neden yok
        
    • bir nedenin
        
    • birçok sebepten dolayı
        
    Bu kaktüsü alarm saatini olduğu yere koymanın herhangi bir sebebi var mı? Open Subtitles هل من سبب محدد لكي تضعيها في مكان المنبه؟
    Önceden aramamanızın bir sebebi var mı? Open Subtitles هل هناك من سبب أنكم لا تريدون أن تتصلوا مسبقاً؟
    Askeri Polis'e katılmak istemenin herhangi bir nedeni var mı? Open Subtitles أليس هناك من سبب لرغبتِكِ في الإنضمام إلى الشرطة العسكرية؟
    Smallville'e gelmesinin benden başka bir nedeni mi var diye merak ediyorum. Open Subtitles بدأت أتسائل إن من سبب آخر دفعه إلى الحضور إلى سمولفيل غيري
    Pozitif bir ruh haline sahip olduğun sürece, endişelenmen için bir sebep olmaz. Open Subtitles وما من سبب لإثارة أعصابك ابداَ طالما تتصرفين بسلوك إيجابي عقلاني
    Bu çekirdek şekil ile başlamak için özel bir neden yok, istediğimiz bir çekirdek şekil ile başlayabiliriz. TED و ليس هنالك من سبب معين للبدأ بهذا الشكل الأساسي, بامكاننا البدأ بأي شكل أساسي نريد.
    Ölümünün bu eski faaliyetleriyle ilgisi olduğunu düşünmek için bir sebep var mı? Open Subtitles هل من سبب للإعتقاد بأن وفاته مرتبطة بنشاطاته السابقة ؟
    Bana vermemen için iyi bir nedenin olmalı. Open Subtitles لا بد من سبب يجعلك ترفض.
    Bu birçok sebepten dolayı tehlikeli bir şey. Open Subtitles هذا شئ خطير لأكثر من سبب واحد
    Affedersiniz efendim, oval ofis yerine burada olmanızın bir sebebi var mı? Open Subtitles عفواً سيدي، هل من سبب أنك هنا وليس في المكتب الرئاسي؟
    Adamın bu şirketi yerle bir etmesi için herhangi bir sebebi var mı? Open Subtitles هل من سبب عملي يجعله يخرب شركة تصميم المواقع الالكترونية؟
    Bu konuşmayı benimle kasada kilitli bir şekilde yapmanın bir sebebi var mı? Open Subtitles هل من سبب يدعوك لإجراء هذه المحادثة وأنت حبيسة معي بخزينة؟
    Oradan gitmemizi istemenin bir nedeni var mı? Open Subtitles هل من سبب معين يجعلك تريدنا الخروج من هذا الباب
    Erken gelmenin bir nedeni var mı, yoksa başımın etini yemeye mi geldin? Open Subtitles إذا هل هناك من سبب لحضورك مبكراً أم تستمتعي فقط بإزعاجي؟
    Kahvaltıyı dışarıda yapmamızın herhangi bir nedeni var mı? Open Subtitles هل هناك من سبب محدد لتناولنا الفطور في الخارج ؟
    Böyle düşünmemin bir nedeni de, geçmişe bakmam. TED وجزء من سبب هذا الشعور هو النظر إلى الماضي
    ben de korkuyorum ama bana bağırman için bir sebep yok. Open Subtitles قبلت ، ولكن أنا فقط خائفة أيضا لذا ما من سبب يدعوك الى الصراخ في وجهي
    Ondan bahsetmeyi unutmanız için bir sebep mi vardı? Doğrusu unuttum bile. Open Subtitles هل من سبب أنك أهملت ذكره ؟ بصراحة الأمر لقد نسيت
    Otantik olmaması için hiç bir neden göremiyorum. Open Subtitles أقول إنه ما من سبب يجعلنى أعتقد أنها غير صحيحة
    Buraya gelmek için kaçmasını gerektirecek bir sebep var mı? Open Subtitles هل من سبب يدعوه للتسلل و المجيء الى هنا؟
    Öyleyse birlikte olmamamız için iyi bir neden yok. Open Subtitles عندها لن يكون هنالك من سبب وجيه لوجودنا معاً
    Bana vermemen için iyi bir nedenin olmalı. Open Subtitles لا بد من سبب يجعلك ترفض.
    Bu birçok sebepten dolayı tehlikeli bir şey. Open Subtitles هذا شئ خطير لأكثر من سبب واحد

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus