Bunu yapamazsın Shawn. Bu evliliğin Planlanması Bir yıldan fazla vakit aldı. | Open Subtitles | لايمكنك فعل هذا ، شون، هذا الزفاف أستغرف أكثر من سنة للتخطيط |
İlişkisi Bir yıldan fazla sürmüş ama geçen aydan beri kötüye gitmiş. Evli. | Open Subtitles | ،كانت العلاقة مستمرّة لأكثر من سنة وساءت في الشهر الماضي أو نحو ذلك |
- Anlayış gösterin. Annesini bir yıl kadar önce kanserden kaybetti. | Open Subtitles | عليكما أن تفهما، فقدت والدتها بسبب السرطان قبل أقل من سنة. |
Hadi ama bunun üstünden en az bir yıl geçti. | Open Subtitles | بالله عليك , لقد مضى على هذا أكثر من سنة |
Pekala, biliyorsun Judson ben bir yılı aşkın bir zamandır burada çalışıyorum. | Open Subtitles | حسنا؛ تعلم جودسون؛ أنا أعمل بالمكتبة هنا منذ أكثر من سنة الآن |
Oğlum, bir yıldır göremediğim benden nefret etmesi öğretilen oğlum. | Open Subtitles | إبني الذي لم أره من سنة الذي عُلِّم أن يكرهني |
Hasta Bir yıldan kısa sürede hiçbir şeyi yoktan böbrekleri kızarmışa geçmiş. | Open Subtitles | المريض كان خالي الاعراض و اصبح بكلى معطلة في اقل من سنة |
Bir yıldan fazla bir süre sırrını saklamış ama sonunda itiraf etmiş. | Open Subtitles | قالت بأنها كانت تكتم سرّها لأكثر من سنة قبل أن تعترف بذلك |
Bu semptomlar Bir yıldan fazla sürdü, ve o yıl hayatımın açık ara en zorlu yılıydı. | TED | التي دامت لأكثر من سنة وكانت أصعب سنة في حياتي حتى الآن. |
Komplikasyon oranlarımı Bir yıldan diğerine düşürdüğümü izledim. | TED | لقد راقبت معدلات المضاعفات لي تنخفض من سنة إلى أخرى. |
Thomas Marcano, mahkeme, hakkında şu karara vardı... 18 ayı aşmamak ve Bir yıldan az olmamak kaydıyla... | Open Subtitles | توماس ماركانو, المحكمة بموجب ذلك تحكم بحجزك فترة لا أكثر من 18 شهر، ولا أقل من سنة واحدة |
Ama onlar neredeyse saldırmaz, eğer kötü bir yıl geçirmedilerse. | Open Subtitles | لكنها نادراَ من تهاجم مالم تعاني من سنة قحط للعنب |
Aslında kim olduğunu anlamak bir yıl sürdü. | Open Subtitles | في الحقيقة أخذ الأمر أكثر من سنة قبل أن أكتشف من كانت |
Tanışalı bir yıl olmadı ve henüz fark etmediysen, pek paylaşımcı biri değil. | Open Subtitles | لقد عرفته منذ أقل من سنة وهو ليس الشخص الذي يشارك بأسراره |
bir yıl öncesinde, güvenlik görevlileri silah taşıyamıyordu. | Open Subtitles | منذ أقل من سنة مضت الأمن لم يستطيعوا حمل أسلحة |
bir yılı geçti onlar öleli. | Open Subtitles | ..للذهاب الى الكامب , و ماتوا ماتوا قبل أكثر من سنة |
Mercury bir yılı aşkın süredir çalışıyor ancak henüz başaramadı. | Open Subtitles | العنصر المعدني يعمل في واحدة لاكثر من سنة وما زالو غير قادرين على هزمه |
Pekâlâ, dinleyin, buradaki herkesin kendini özel hissetmesi üzerine bir yılı aşkın süredir konuşuyorum ama aslında kendim konuştuğum gibi davranmadım. | Open Subtitles | حسناً اسمعوا, لقد تكلمت الكلام بخصوص كل من هنا يشعر بالتميّز لأكثر من سنة لكن بصراحة, لم أعمل ما قلت |
bir yıldır, reddedilmişlik ve tükenmişlikle yaşıyordum. | TED | كنت خارجاً للتو من سنة طويلة يلفها الضباب حيث كنت أتعرض للرفض واستنفدت بالكامل. |
Benim adım Kiera Cameron ve buraya 2077 yılından geldim. | Open Subtitles | اسمي كيرا كاميرون و أتيتُ إلى هُنا من سنة 2077. |
Kasabadaki polisler Bir seneyi aşkın ailemin etrafında pis pis dolanıp duruyorlar. | Open Subtitles | شرطة المدينة ظلت تضايق عائلتي لأكثر من سنة مضت |
bir yada iki yıldan daha az evli kalmış çiftlerin cinayet ve intiharı. | Open Subtitles | للقتل ثم الانتحار بين زوجين عمر زواجهما أكثر من سنة وأقل من سنتين |
Ama donör listesinde Bir seneden önce sıra gelmezmiş. | Open Subtitles | المشكلة أن هنـاك قائمة إنتظـار لأكثر من سنة. |