"Ne güzel bir sabah" diye düşünüyordu ve Güneş Gene Doğar sihirli bir şekilde kağıt üzerinde belirdi. | Open Subtitles | انه يفكر : يا له من صباح جميل و الشمس ايضا مرتفعه تظهر بصورة خيالية |
Ne güzel, güzel bir sabah, bu beni çok mutlu ediyor. | Open Subtitles | أنا سعيد، سعيد، سعيد يا له من صباح جميل يبعث فيّ السعادة، أنا سعيد |
Merhaba, Albay. Çok güzel bir sabah, değil mi? | Open Subtitles | عزيزى الكولونيل, يا له من صباح جميل |
Ve ne güzel bir sabah. | Open Subtitles | ويا له من صباح جميل. |
Ne kadar güzel bir sabah. | Open Subtitles | يا له من صباح جميل |
Ne güzel bir sabah. | Open Subtitles | يا له من صباح جميل |
Ne kadar güzel bir sabah. | Open Subtitles | ْ ياله من صباح جميل |
Ne güzel bir sabah oldu. | Open Subtitles | يا له من صباح جميل |
güzel bir sabah. | Open Subtitles | يا له من صباح جميل |
Ne güzel bir sabah. | Open Subtitles | يا له من صباح جميل. |
Ne güzel bir sabah. | Open Subtitles | يا له من صباح جميل |
Ayrıca ne güzel bir sabah. | Open Subtitles | و يا له من صباح جميل أيضًا |
Merhaba Andre, ne güzel bir sabah! Bay Jamieson. | Open Subtitles | -مرحبا ، (أندري) يا له من صباح جميل |
Oh, ne kadar güzel bir sabah. | Open Subtitles | أوه, يا له من صباح جميل . |