"من ضمن" - Traduction Arabe en Turc

    • arasında
        
    • dahil
        
    • parçası
        
    • diğer
        
    • biriydi
        
    • kişiden
        
    • izinden gitmeye başladı
        
    Alec'in geçen gece davet ettiği "özel konuklar" arasında mıymış? Open Subtitles هل كان من ضمن المدعوين لمناسبة الطهي يوم أمس ؟
    Alınan cevaplar arasında en çok özgürlük ve adalet vardı. TED من ضمن الإجابات الأكثر شيوعا كانت الحرية والعدالة.
    Yazar George Eliot tüm yanılgı şekilleri arasında kehanette bulunmanın en gereksiz olduğu konusunda bizi uyarmıştı. TED حذّرتنا المؤلّفة جورج إيليوت أنّ من ضمن مختلف أنواع الأخطاء، التّنبؤ هو الأسوأ.
    Okulları ziyaret ederken yemekhane personelinin de programlara anlamlı bir şekilde dahil edilebileceğini fark ettim. TED وكنت ألاحظ بينما أزور المدارس، طاقم العمل في المطبخ من ضمن برنامج الزيارة بطريقة ذات مغزى
    Ekim 1881 'de iki damperli ve bir yükleyici kiralamanızın özel bir nedeni var mıydı, yoksa bu dericilik işleminin bir parçası mıydı? Open Subtitles هل هناك أسباب شخصية جعلتك تقوم بتأجير شاحنتين و رافعة فى أكتوبر عام 1981 ؟ أم أنه كان من ضمن عملك فى المصنع ؟
    diğer birçok şeyle beraber Almanya, Stasi olarak bilinen Doğu Alman Gizli Polisi'nin arşivlerini de miras olarak aldı. TED من ضمن أمور أخرى، ورثت ألمانيا أرشيفات الشرطة السرية لألمانيا الشرقية، المعروفة بالستاسي.
    Doğu Avrupa önemli olmasına rağmen diğer pek çok konudan sadece biriydi. Open Subtitles ،أوروبا الشرقية، بالرغم من كونها مهمة إلا إنها كانت مجرد مسألة من ضمن المسائل
    Bu sebepten, görülme oranı, şairler, sanatçılar ve romancılar arasında sekiz kat daha fazla. TED ولذلك، هناك ثمانية أضعاف الحالات للسينيستيزيا من ضمن الشعراء، الفنانون والأدباء.
    Annemin bana verdiği birçok hediye arasında negatif yerine pozitife odaklanma yeteneği vardı. TED كان من ضمن العديد من الهدايا التي أهدتني أمي القدرة على التركيز على الإيجابي، بدل السلبي.
    Bu üçüncü yola dair gözlerimi açmama yardımcı olanlar arasında, Afganistandan dindar bir müslüman, Croatia'dan uyum içinde bir grup lezbiyen ve Liberia'dan (Batı Afrika) bir tabu kırıcı var. TED و من ضمن اولئك الذين ساعدوني في رؤية هذا الحل الثالث, هن : مسلمة مخلصة لإسلامها في أفغانستان, مجموعة من السحاقيات موسيقيات في كرواتيا و سيدة خارقة للمحرمات في ليبيريا.
    Düğün hediyeleri arasında New York'ta bir ev... ..ve hafta sonları için bu malikane vardı. Open Subtitles من ضمن هدايا زفافهم كان بيتا فخما في نيويورك وهذه العزبة لقضاء فترة نهاية الاسبوع
    Seyircilerin arasında olmayı ve mütevâzi sanatımın bir sır olarak kalmasını yeğlerim. Open Subtitles فإنني أفضل أن أكون من ضمن الجمهور وأن أجعل من فني ينمو بسرية
    Sizi öldürmemek için birçok gerekçem olabilir ama NASA'nın yerinizi kaybetmesi bunların arasında olamaz. Open Subtitles ربما توجد عدة أسباب تجعلنى لا أقتلك ولكن ليس من ضمن هذه الأسباب أن وكالة ناسا الفضائيه ستفشل فى العثور عليك
    O gün öyle kötülükler yapanların arasında benim Donal'ımın da olduğunu söylemekten üzüntü duyuyorum. Open Subtitles إنني حزينة لأن دونال كان من ضمن الرجال الذين قاموا بعمل وحشي في ذلك اليوم
    Belki şaşıracaksın ama seninle yaşamak buna dahil değildi. Open Subtitles لقد كانت لي خططي ايضا,قد يصدمك هذا ,ولكن العيش معك لم يكن من ضمن هذه الخطط.
    Hapisten mal kaçırıyordu, buna olay yerindeki meni de dahil. Open Subtitles لقد قام بتهريب أشياء من سجن هوكسفيل من ضمن ذلك السائل المنوي الذي زرع في أول مسرح جريمة
    Şu anki adresine göre, transfer olabileceği muhtemel okul listesine, sizin okul da dahil. Open Subtitles من عنوانه الحالي، فمدرستكِ من ضمن المدارس المحتمل إنتقاله إليها.
    Yüzbaşı Egan'ın ölümü ile ilgili soruşturmamızın bir parçası. Open Subtitles مصادرة ملفاتك انها من ضمن خطة التحقيق في مقتل الملازم ايغن
    Bu da evlilik yemininin bir parçası, değil mi? Open Subtitles أعتقد أن هذا من ضمن نذور الزواج ، أليس كذلك ؟
    Willis yeni bir tekniği kullanan ilk kişilerden biriydi. Open Subtitles ويليس كان من ضمن أول من استخدموا أسلوباً جديداً
    10 kişiden biri ki bu 850.000 insan eder, bir ay içinde bir başkası ile konuşmuyor. TED شخ من ضمن 10، مما يعني 850000 شخصا، لا يتكلّم مع أي شخص مدة أسبوع.
    1 996 Scott Fischer'ın Dağ Çılgınlığı gibi diğer paralı ekipler de Rob Hall'un izinden gitmeye başladı. Open Subtitles عام 1996، عمال تجاريون آخرون يحذو حذّو (روب هول)، من ضمن ذلك "جبل الجنون" من قبل (سكوت فيشر).

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus