"من طبيعة" - Traduction Arabe en Turc

• doğasında vardır
• Normalde yaptığım
• doğası
• doğasını
• ın tarzı
• tanımımın
• doğasında var

Sadece kendi sorunlarını önemsemek insanın doğasında vardır.
من طبيعة البشر أن يعتقدوا أن مشاكلهم هي المشاكل الوحيدة.

Normalde yaptığım resimlere pek benzemiyor.
هذا غريب, إنها لوحة ليست من طبيعة رسوماتي

Normalde yaptığım resimlere pek benzemiyor.
إنها لوحة ليست من طبيعة رسوماتي

şiddetin kapsamının genişliği ve doğası yüzünden.
الصدمة من حجم العنف، الصدمة من طبيعة العنف.

İnsanın doğasını değiştiremezsin Zeke.
اتعلم ماذا زيك؟ لا تستطيع ان تغير من طبيعة انسان ما

Bir krizin ortasında bırakıp gitmek Jordan'ın tarzı değildir.
ليست من طبيعة (جوردن) أن يغادر في منتصف أزمة هكذا.

İdamlık mahkûmları ziyaret etmenin, benim iş tanımımın bir parçası olmadığının farkında mısınız acaba?
اتدركون يا جماعة ان زيارة المحكومين بالاعدام ليس من طبيعة عملي؟

Galiba gelecek için endişelenmek insanın doğasında var.
أعتقد أن القلق بشأن المستقبل من طبيعة البشر

Hata insannın doğasında vardır.
من طبيعة البشر أن يُخطئ.

İnsan doğası.
وهذا من طبيعة البشر ولذا فإذا كان يسيل لعابه

Her kız doğası gereği mükemmel bir erkekle yuva kurmak ister.
إِنَّه من طبيعة المرأة أنها تود العيش بجوار رجل

Eğer IRIS'in gerçek doğasını öğrenmeme yardım ederseniz, özgürlüğünüzü geri vereceğim.
إذا ساعدتني للاقتراب من طبيعة ايريس الحقيقية سأتحدث مع الرئيس حول منحك عفواً خاصاً

Bu suçlamanın doğasını değiştirecek yeni olaylar gün ışığına çıktı.
لقد ظهرت أحداث جديدة على الساحة قد تُغير من طبيعة ذلك الإدعاء

Yasaları çiğnemek iş tanımımın bir parçası değil.
كسر القوانين ليس جزءا من طبيعة عملي

Savaşı romantize etmek insan doğasında var.
إنها من طبيعة البشر لجعل الحرب شيئاً رومانسياً

Sahip olamadığını istemek insanın doğasında var derler.
يقال لي أنه من طبيعة البشر أن يريدوا ما لا يستطيعون .الحصول