"من عائله" - Traduction Arabe en Turc

• bir aileden
• bir ailenin
• geç gelişmiş bir

Gerçekten dindar bir aileden geliyordu.
ممثل, لطيف وكان قادما من عائله متدينه حقا

Eski bir aileden geliyor olmak güzel olmalı.
إنه لمن الجميل أننا ننحدر من عائله عريقه

Çok daha güçlü bir aileden gelen güçlü bir adamdı.
لقد كان رجلاً قوياً آتٍ من عائله أكثر قوة

Çünkü tek gördüğüm, hayırlı, çalışkan bir ailenin sevgi dolu bir anne ve babanın hayatının muhtemelen en kötü günündeki çocuğu.
ما اراه هو شاب لطيف من عائله كادحه اب و ام ودوديين فى أسوء يوم فى حياته

- Ben biraz geç gelişmiş bir çocuktum.
أنا ... أنا ولدت من عائله محافظه

Farklı kültürlerin karışımından olan bir aileden geliyorum.
أتيت من عائله متعدده الثقافات

Paraya ihtiyacın yok. Apolitik bir aileden geliyorsun.
أنت لا تحتاج للنقود جئت من عائله سياسيه

İyice düşünmeliyim. Senin gibi değilim Kim. İyi bir aileden gelmiyorum.
سأفكر فى هذا ، انا ليس مثلك يا "كيم" فأنا لست من عائله جيده

Ama karşısında sadece beni ve Lucas'ı görünce "Evet ben büyük bir aileden geliyorum.
و لكن رأتني أنا و لوكاس فقط , و قالت "حسنا , أنا قادمه من عائله كبيره , أعتقد انكم تحتاجون الي أكثر"

Sen iyi bir insansın, iyi bir aileden geliyorsun.
أنتِ شخص جيد وأتيتِ من عائله جيده

Eski bir aileden geliyor. Sağlam bağlantıları var.
انه من عائله قديمة انهم ذو نفوذ

İyi bir aileden geliyor.
, هو من عائله محترمه ..

Ve o iyi bir aileden geliyor.
وهو من عائله محترمة أيضاً

Çok da düzgün bir aileden geliyor. Tanışmalısın onunla.
انها من عائله جيده.

Haley, büyük bir aileden geliyor.
هالي قادمه من عائله كبيره

Eski bir aileden geliyorsunuz.
أنت تنحدر من عائله قديمه

Annem de varlıklı bir aileden geliyordu.
وامي لقد جائت من عائله غنيه

Seni gerçek bir ailenin üyesi yapabilirim, Chris.
أنا أستطيع ان أجعلك جزء من عائله حقيقيه

Unutma, ben kuru temizlemeci bir ailenin kızıyım!
لا تنسى انا ابنه من عائله تنظيف جاف

Çalışan sınıfı bir ailenin delikanlı bir oğlu.
إنه فتى يافع من عائله وسطيه كادحه

Ben biraz geç gelişmiş bir çocuktum.
أنا ... أنا ولدت من عائله محافظه