"من على السطح" - Traduction Arabe en Turc

• çatıdan
• çatıdaki
• Çatıda kim
• Çatıdan bir
• Çatıdan uzaklaş

Benim bir şey yaptığım yok. çatıdan düştün, o kadar.
أنا لم أفعل أي شيء أنت سقطت من على السطح

Birisini mankene giydirdiyse, çatıdan mankeni atması için birini tuttuysa.
وألبس أحدهما لدمية، وإستأجر شخصاً لرمي الدمية من على السطح.

Bazı çocukların çatıdan boya attığına dair bir isimsiz ihbar aldım.
وصلتني معلومة مجهولة المصدر عن أطفال يرمون الدهان من على السطح.

Siz, çatıdaki okçunun peşine düşün! Emredersiniz!
أنتم, طاردوا الرماة من على السطح.

çatıdan bir şey görebilir miyiz sizce?
هذا صحيح . هل تعتقد أنه بإمكاننا أن نرى أي شئ من على السطح ؟

Hazır, Tony! çatıdan uzaklaş!
كل شيء جاهز ، يا (توني) إنزل من على السطح

Brandon, bir adamın bir çatıdan atılmasına şahit olarak şiddetle ilk defa tanışan, Bronswille'li genç bir adamın hikâyesini paylaşmış.
براندون شارك قصة شاب من برانزفيل الذي شهد العنف بشكل مباشر بمشاهدة رجل يتم إلقاؤه من على السطح.

İçki içmenin senin için, çatıdan atlayıp sadece bir kat düşmeyi beklemek gibi olduğunu hiç öğrenmeyecek misin?
الم تتعلم بعد ان مشكلتك انك تقفز من على السطح. و تتوقع ان تسقط طابقا واحدا

Ben bu işin içine boktan beyaz bir polis daha boktan beyaz bir adamın kardeşini çatıdan aşağıya attığı için mi girdim?
انتظر لحظة تعني اني في هذه الورطة لأن لأن ابيضا احمق رمى اخو ابيض احمق من على السطح

çatıdan yuvarlandım. Doktora ihtiyacım var psikiyatriste değil..
، سقطت من على السطح أحتاج إلى طبيب ، و ليس لطبيبٍ نفساني

Ara sıra, içimden içimden çatıdan atlamak geliyor.
أحياناً يأتيني هذا الشعور هذا الشعور بالقفز من على السطح

Gidip bakalım belki çatıdan bir şey girebiliriz.
دعونا نذهب لنرى إذا كان بإمكاننا رؤية أي شئ من على السطح

9 yaşında bir kız çocuğu, çatıdan atılarak öldürülmüş.
ألقوا بفتاة في التاسعة من عمرها من على السطح

Birini kaldırarak çatıdan fırlatmak fazlaca üst vücut kuvveti gerektirir.
يجب أن تأخذ الكثير من القوة لرفع الأجزاء العلوية من الجسم لرمي رجل من على السطح

çatıdan aşağı atladı kafası ceviz gibi parçalandı ve tüm yola dağıldı.
لقد قفزت من على السطح كسرت جمجتها مثل حبة جوز الهند وهي تسقط من على الشجرة

Bir kızı çatıdan itip, oradan kaçarak olanları öylece unutamazsın.
لا يمكنك أنّ تدفعها من على السطح و تنسى أمر ذلك.

İlk kez olduğunda çatıdan birden fırladı.
حسناً المرة الأولى بدت وكأنه إنطلق من على السطح.

- çatıdaki keskin nişancı da silahını indirsin, hemen.
انزل القناصين من على السطح! الآن! الآن!

- çatıdan uzaklaş, derhal çatıdan uzaklaş.
انزلوا من على السطح!