Yada önceden tanıdığı biri? | Open Subtitles | شخص ما من ماضيها ؟ |
Geçmişinden biri olabileceği düşünülüyor. | Open Subtitles | يعتقد الجنرال أنّ الأمر يتعلّق بعمليّة من ماضيها |
Biliyorum birbirinize çok yakınsınız ama onun yakın Geçmişinden çokça şüphe çeken bazı şeyler var. | Open Subtitles | وأعلم أنكم قريبين ولكن هناك بعض الأشياء من ماضيها القريب تبدو مريبة جدًا |
Fakat Geçmişinden kalma tonla karanlık sırrı var ki çoğunu kendisi bile bilmiyor. | Open Subtitles | لكن لديها الأطنان من الأسرار الغامضة من ماضيها الكثير مما لا تعلمه هى حتى |
Amerika Birleşik Devletleri kolonyal Geçmişinden kalan İngiliz birimlerini günümüzde kullanmaya devam eden, metrik sistemi tam olarak benimsememiş üç ülkeden biri konumunda. | TED | بقيت الولايات المتحدة عالقة باستخدام الوحدات الإنجليزية من ماضيها الاستعماري واليوم تبقى واحدة من ثلاثة بلدان في العالم لم تعتمد بعد النظام المتري بشكل كامل. |
Geçmişinden utanıyordu. | Open Subtitles | وماذا في ذلك؟ لقد كلنت خجلة من ماضيها. |
Geçmişinden bir parça daha kaybetmek istemedi. | Open Subtitles | لم ترغب أن يؤخذ شيئاً آخر من ماضيها |
Daha iyi bir gelecek için istekli, eğer Geçmişinden kaçabilirse. | Open Subtitles | إن وجدت طريقة للتخلص من ماضيها |