"من مسافة" - Traduction Arabe en Turc

    • uzaktan
        
    • mesafeden
        
    • bir yoldan
        
    • bir uzaklıktan
        
    • mil uzaklıkta
        
    • onunla şehirler
        
    Bu adamı bulun. Size güveniyorum. Onu almaya çok uzaktan geldim. Open Subtitles وأعتمد عليك لإيجاد هذا الرجل جئت من مسافة بعيدة للحصول عليه
    Sen orada uzanıyordun ve ben de seni uzaktan çiziyordum. Open Subtitles لقد كنت متمددة على جانبك وكنت ارسمك من مسافة بعيدة
    Oldukça loş bir ışıkta belirli bir mesafeden çekilmiş bir kayıt olduğunu hatırlatayım. Open Subtitles الآن, تذكر, لقد كانت لقطة شريط فيديو من مسافة تحت إضاءة خافتة للغاية.
    Tamam, biz onları onlar da bizi göremiyor ve onları güvenli mesafeden vuramıyoruz. Open Subtitles إذًا لا يمكنهم رؤيتنا ولا يُمكننا رؤيتهم، ولا سبيل لنقصفهم من مسافة آمنة.
    Lütfen uzun, çok uzun bir yoldan size yardım için geldiğimizi anlamaya çalışın. Open Subtitles من فضلك حاول أن تفهم أننا جئنا من مسافة بعيدة جداً كى نساعدكم
    Tam olarak öyle yapmak için çok uzun bir yoldan geldin ve hiçbir şey beni durduramaz. Open Subtitles لقد جئت من مسافة بعيدة لأفعل هذا الشئ و لن يتمكن شئ من منعى
    Bunları güvenli bir uzaklıktan tetikleyebilmemiz için daha çok kablo gerekli. Open Subtitles نحتاج إلى المزيد من الأسلاك لكي نتمكّن من إشعال المتفجّرات من مسافة آمنه
    Biliyor musun, uzaktan seni yaşlanan ama erkeksi James Garner'la karıştırdım. Open Subtitles مرحبأ بعودتك أتعلم من مسافة تقريباً أخطأت بك وظننتك جيمس غارنر
    Belki uzaktan bakılınca dalların arasında ne olduklarını anlamanın oldukça zor olduğunu fark ettiniz. TED ما ترونه من هنا، ربما، هو أنه تم اخفائه بشكل جيد أعلى في ظلة شجرة من مسافة بعيدة.
    2,000 mil uzaktan geldi. Alaska'dan buraya. Open Subtitles لقد جاءت من مسافة ألفي ميل، قاطعةً مسافة طويلة من ألاسكا
    uzaktan arkadaş kalsanız daha mutlu olurdum. Open Subtitles سأكون سعيدا إن بقيتم أصدقاء من مسافة بعيدة
    Hemen! Babam çok uzaktan beni görmeye gelmiş. Open Subtitles جاء والدي من مسافة طويلة ليراني ليس الوقت المناسب
    Tek bir kurşun girişi var. Yakın mesafeden sırtından vurulmuş. Open Subtitles يوجد ثقب رصاصة واحدة في منتصف الظهر من مسافة قريبة
    Yakın mesafeden saldırmak zorunda kalırsam o zaman baltamı kullanabilirim. Open Subtitles إذا كنتُ أريد أن أُصوب من مسافة قريبة فسأستخدم عصاي
    Yakın mesafeden kafasına sıkıldı. İşte bu durum ona inanmamı sağlıyor. Open Subtitles أطلقوا عليه النار من مسافة قريبة ذلك هو ما يجعلني أصدقه
    Onluk daire standart 75 yarda mesafeden, bir kol boyu uzaklığından bir kibrit çöpünün ucu kadar küçük görünür. TED لوحة التصويب من مسافة الـ 75 ياردة المعيارية، إنها تبدو صغيرة كطرف عود ثقاب مرتكز على طول الذراع.
    Bu deliğe düşene kadar uzunca bir yoldan geldim. Open Subtitles لقد أتيت من مسافة طويلة لينتهي بي الأمر في هذه الحفرة
    -Ailesi sorunu bulmak için uzun bir yoldan gelmiş. -Bunlar ne zaman çekilmiş? Open Subtitles توازنها معدوم والداها جاءا من مسافة بعيدة كي يعرفوا ما الخطب
    Burada olmayan bir şey bulmak için çok uzak bir yoldan geldin. Open Subtitles لقد جئت من مسافة بعيدة للبحث عن شئ ليس هنا
    Kurşun, 280 metre civarında bir uzaklıktan atılmış. Open Subtitles -إنحناء الرصاصة يبين أن الطلقة قد إطلقت من مسافة 300 ياردة
    Güvenli bir uzaklıktan vurulduğunu görüyorsun. Open Subtitles من مسافة أمنة ترى أنه تم ضربك.
    Ama daima kayda değer bir uzaklıktan. Open Subtitles لكن دائماً من مسافة معتبرة
    Bir gezegenin bir yıldızdan bir milyar mil uzaklıkta nasıl oluştuğuna dair. Open Subtitles على نشأة كوكب من مسافة بلايين الأميال عن نجم
    Karısının gittiği gün onunla şehirler arası konuşma yaptıysa, kadın Merritsvill'e vardığında, niye kart atıp Merritsvill'e vardım dedi? Open Subtitles والآن , إذا كان يتصل بزوجتة من مسافة بعيدة فى يوم رحيلها "بعد أن وصلت إلى "مريتسيفيل لماذا كتبت بطاقة لتخبرة بأنها وصلت إلى "مريتسيفيل" ؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus