"من منطقة" - Traduction Arabe en Turc

    • 'ten
        
    • bölgesinden
        
    • 'dan
        
    • bölgesinde
        
    • bölgesindeki
        
    • bölgenden
        
    • bir alana
        
    • konfor bölgenin
        
    • bölgemden
        
    • bir bölgeden
        
    North Beach'ten Keys'e bir şey götürmenizi istiyorum. Open Subtitles لدي شيء ما اريدكما ان تنقلاه من منطقة الشاطئ الشمالي
    Ama bir savaş bölgesinden kaçmışsanız, bu 2 sorunun cevabı dramatik bir şekilde farklıdır. TED ولكن إن كنت فارّا من منطقة بها حرب، الإجابات على هذين السؤالين تختلف بشكل كبير.
    Filistin ve İsrail hakkında Ortadoğu'dan gelen daha büyük bir konuşmamız da var. TED لقد حصلنا على محادثة أكبر حول إسرائيل وفلسطين يشع من منطقة الشرق الأوسط.
    Tahminime göre, bu Lancashire bölgesinde yaşayan terzi Brett Jeremy yapımı. Open Subtitles على الاقل نعرف انه بالتأكيد من صنع بريت جيريمي من منطقة لانكشاير
    İsterseniz, emin olmak için mahkeme izni çıkartıp dinlenme bölgesindeki güvenlik kamerası kayıtlarına bakabiliriz. Open Subtitles نطلب من المحكمة صور كاميرا المراقبة من منطقة الإنتظار على الطريق كما تعلم لنتأكد فقط
    Bir şey yapamazsan doğru yolu göster, harekât bölgenden çıkarım. Open Subtitles إذا لم تكن تستطيع فعل أي شئ لي فقط أرشدني للاتجاه الصحيح سوف أخرج من منطقة عملياتك
    Yüzlerce kilometrelik bir alana Atlantik Okyanusu dedik. Open Subtitles تبعد مئات الأميال من منطقة نسميها الآن المحيط الأطلسي
    - Katy Lick'ten sağ kol Marshville'den gövdesi ve Clarksburg'tan da sağ bacak çıktı. Open Subtitles وهذه اليد اليمنى من منطقة كاتي ليك والجذع من مارشفيلي والقدم الاصلية في كلاسبرج
    - Paris'ten 24,000 Yahudi. Kontenjanımız, bu. Open Subtitles 24,000يهودي من منطقة باريس هذة هي الحصص.
    Büyük dereye yakın, Loch Fannich'ten pek de uzak değil. Open Subtitles إنه قريب من منطقة واسعة "ليست بعيدة عن بحيرة "فانيش
    Gözlemlediğim şey şuydu: mağdurları bir çatışma bölgesinden barış içindeki bir ülkeye götürmenin hepsi üzerinde olumlu bir etkiye sahip olması. TED ما لاحظته كان نقل الضحايا من منطقة الصراع إلى بلد في سلام كان له تأثير إيجابي على كل منهن.
    Burada, bir tatil bölgesinden diğerine sıçrayan bulaşıcı bir salgına benzeyen bir işleyiş var. Open Subtitles وثمة نمط واضح هنا يشير إلى تناظر لإنتشار عملية مرض معدي ينتقل من منطقة لأخرى في المنتجع
    şehir sınırı dinlenme bölgesinden 5 kilometre sonra bitiyor. Open Subtitles تنتهي حدود المدينة بعد 2.2 ميلاً من منطقة الإستراحة
    En sevdiğim takımyıldız, Lyra, Manhattan'dan şimdi böyle görünüyor. TED أفضل كوكبة للنجوم عندي هي القيثارة، تبدو هكذا من منطقة مانهاتن في نيويورك.
    Adı Charles Brady, Paradise Falls'dan gelmiş. Open Subtitles أسمه تشارلز برادي إنه قادم من منطقة خريف الفردوس
    Peki bu N'o biraz dışarı boyun bölgesinde N'; Open Subtitles على الرغم من أنه خرج قليلاً من منطقة عنق الرحم هذا يمكنه أن يولد صدمة
    Arkadaş bölgesinde Hayalet Bölge'den daha çok vakit geçirdin. Open Subtitles لقد قضيتي وقت اطول بمنطقة الاصدقاء اكثر من منطقة الاشباح
    C-2, burası Süper 61, hedef bölgesindeki turuma başlıyorum. Open Subtitles -2" هنا "سوبر 61" ابدأ بشكل مداري من منطقة الهدف
    Şu dinlenme bölgesindeki kovboy değil mi? Open Subtitles -ماذا؟ أليس ذلك راعي البقر من منطقة الإستراحة؟
    O zaman yeni şeyler öğren. Rahat bölgenden çık. Open Subtitles إذن, تعلم شيئاً جديداً اخرج من منطقة راحتك
    Her ne kadar takip edebilseniz de sizi genel bir alana götürmekten fazlasını yapamaz. Open Subtitles مما يعني أنه على الرغم من أنه يمكنك تتبعه في اي مكان في العالم فأنت لن تقترب الى أكثر من منطقة عامة
    Bir anda konfor bölgenin dışına çıkınca da deliriyorsun. Open Subtitles وعندما خرجت فجأة من منطقة راحتك، أصابك الذعر.
    O an güvenli bölgemden çıkıp başörtüsü ve haşema giyerek güzellik yarışmasında yarışmaya karar verdim. TED كانت هذه اللحظة الحاسمة لأخرج من منطقة الراحة الخاصة بي وأتنافس في مسابقة ملكة جمال بارتداء الحجاب والبوركيني.
    Ülkenin kuzeybatısındaki ücra bir bölgeden geliyorum. TED أنا من منطقة في أقصى الجزء الشمالي الغربي للبلاد.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus