"من نصف ساعة" - Traduction Arabe en Turc

    • Yarım saat önce
        
    • Yarım saattir
        
    • saatten daha
        
    • Yarım saatten
        
    • Daha yarım saat
        
    • bir buçuk saatten
        
    Yarım saat önce bir denizaltının farkedildiğini ve bunu bana bildirmenin bu kadar zaman aldığını mı demek istiyorsunuz? Open Subtitles تقصد أن تقول أن الغواصة شوهدت من نصف ساعة مضت وبأن التقرير سيأخذ وقت طويل للوصول إلىّ ؟
    Malzemeleri Yarım saat önce getirmeliydin. Open Subtitles كان المفروض أن تسلمهم منذ ما يقرب من نصف ساعة
    Zodiac olduğunu iddia eden biri Yarım saat önce Oakland polisini aramış. Open Subtitles إدعى شخص ما انه الزودياك اتصل بشرطة أوكلند من نصف ساعة
    - Eminim bundan. - Çocuklar mı? Yaklaşık Yarım saattir. Open Subtitles انا متأكدة من ذلك, بعضهم ذهب من نصف ساعة
    Konumuna iki saatten daha yakın 2 Rus savaş gemisi var. Open Subtitles هناك سفينتين حربية روسية أقل من نصف ساعة على موقعك
    Muhabirle Yarım saatten fazla konuştum ağzımdan çıkan tek bir laf göremiyorum. Open Subtitles لقد كلمتهم منذ أكثر من نصف ساعة لست أرى اقتباساً مباشراً واحداً
    Daha yarım saat oldu. Öyle hemen bir şey öğrenemem ki. Open Subtitles لقد حدث الأمر من نصف ساعة فقط كيف لي أن أعرف بهذه السرعة؟
    Orada bir buçuk saatten fazla kalmadım ve bir daha da oraya geri dönmedim. Open Subtitles لمْ أقضِ أكثر من نصف ساعة هناك، ولمْ أرجع إليه قط.
    Fakat hepsi düzgün şekilde yapılır ve listeye kaydedilir.Yaklaşık Yarım saat önce onu kaydettim. Open Subtitles ولكن تم الأمر بصحة وتم تسجيله. لقد وقعت لخروجة منذ أقل من نصف ساعة مضت.
    Yarım saat önce Başbakan'la görüştüm. Open Subtitles انصت الي لو سمحت كنت عند رئيس الوزراء من نصف ساعة
    Yarım saat önce 4 yaşında bir çocuk parktan kaçırıldı. Open Subtitles طفل عمره 4 اعوام خطف من حديقة من نصف ساعة تقريبا
    Yemek masada. Yarım saat önce burada olman gerekiyordu. Open Subtitles العشاء على الطاولة , كان عليك ان تكون موجوداً من نصف ساعة
    Bu film Yarım saat önce çekildi. Open Subtitles هذا المشهد الذى حصلنا عليه من نصف ساعة
    Yatmayacağım. Yarım saat önce yatakta olman gerekirdi. Open Subtitles كان يجب أن تكون في السرير من نصف ساعة
    Yarım saat önce yatakta olman gerekiyordu, genç adam. Open Subtitles كان يجب أن تكون في السرير من نصف ساعة
    Georgianna Yarım saat önce gitti. Geç kalacaksın. Open Subtitles جورجيانا ذهبت من نصف ساعة ستتأخر عليها
    Ben Yarım saat önce gidiyoruz dedim. Yani, hadiyin gari tempus fugees. Open Subtitles ولقد قلتُ "لنذهب " من نصف ساعة [لذا [تشاب-تشاب تبوس فوجس
    Komşusu Yarım saat önce ayrıldığını söyledi. Open Subtitles الجيران قالوا انه غادر من نصف ساعة
    Evet Jordy, Yarım saat önce e-mail attım. Open Subtitles نعم, جوردي أرسلتها بالإيميل من نصف ساعة
    Yarım saattir bilet satıyorum. Vakit harcama. Open Subtitles علي أن أبيع التذاكر من نصف ساعة لا تضيع الوقت
    Yarım saattir bir hindistan cevizini açamadı. Open Subtitles أعلم يا برعمي، أُراقب أخاكِ هو يحاول فتح جوز الهند من أكثر من نصف ساعة
    Kalbi yarım saatten daha az bir sürede almalıyız. Open Subtitles لدينا أقل من نصف ساعة على القلب
    Bilgilendirildiniz. Yarım saatten az zamanımız var. Open Subtitles لقد أطلعتكم على الوضع لدينا أقل من نصف ساعة
    Affedersin ama daha Yarım saat önce hepimiz zil takmış oynuyorduk. Open Subtitles انظر... كنا متحمسين جدا من نصف ساعة
    Belki bir buçuk saatten az! Open Subtitles ربما منذ اقل من نصف ساعة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus