Araba akünü ve gömleklerini aynı yerden alıyorsundur. | Open Subtitles | يبدو انك تشتري بطاريات سيارتك وقمصانك من نفس المكان |
Aynı şeye, aynı yerden bakabilmek bu yeterli olmalı. | Open Subtitles | ان تكون قادر على النظر الى نفس الشى من نفس المكان هذا يجب ان يكون كافى |
Her Pazartesi, Salı ve Çarşamba günleri aynı yerden aynı saatte jet ski kiralarmış. | Open Subtitles | استأجر مزلاجه بحريه من نفس المكان ونفس الوقت كل يوم اثنين ، خميس و صباح السبت. |
Hep aynı yerde oturunca da insanın kafası karışıyor. | Open Subtitles | أنت يمكن الخلط دون أي وقت مضى التحرك من نفس المكان. |
- Evet. O bebeğin arkadaşımın aletiyle aynı yerde bulunduğunu düşünmek çılgınca geliyor. | Open Subtitles | نعم ، من الجنونيّ تخيّل أن ذلك الطفل خرج من نفس المكان الذي كان فيه قضيبي |
Sana anlamlı gelmez çünkü ayakkabılarını aynı o devasa pantolonu aldığın yerden alıyorsun. | Open Subtitles | ليس لك , لانك تشتري احذيتك من نفس المكان الذي تشتري منه ملابسك الداخلية العريضة |
Yarım saat önce aynı yerden 911 aranmış. | Open Subtitles | مكالمة للنجدة تمت من نفس المكان منذ نصف ساعة. |
Sadece bir kat yukarıda, setin kuzeydoğu köşesinde aynı yerden başlıyor. | Open Subtitles | حيث يعلو طابقاً عن الجولة السابقة لقد بدأ من نفس المكان ولكن أعلى بطابق |
Tüm yardım kuruluşları, finansmanını aynı yerden sağlıyorlar. | Open Subtitles | كل هذة المجموعات المحددة تحصل على تمويلها من نفس المكان |
Alay etme diplomasını seninle aynı yerden aldım. | Open Subtitles | من نفس المكان الذي حصلت فيه على شهادة التهكم. |
Tifo da kuğular da, ikisi de aynı yerden gelir. | Open Subtitles | التفوئيد والبجع يأتي جميعهم من نفس المكان |
Test deneklerini hep aynı yerden alıp bırakırım. | Open Subtitles | دائما ما أوصل و آخذ العينات من نفس المكان |
İsimlerimiz aynı, aynı yerden geliyoruz. | Open Subtitles | نحن نحظى بنفس الاسم وقد اتينا من نفس المكان! |
Maç öncesi yemeğim için geçen senekiyle aynı yerden ama farklı bir yemek mi almalıyım yoksa geçen senekiyle aynı yemeği farklı bir yerden mi almalıyım? | Open Subtitles | هل احصل على الوجبة من نفس المكان كما العام الماضى حتى ان لم تكن الوجبة بالضبط او احصل على نفس الوجبة كما العام الماضى من مكان مُختلف ؟ |
Bizim kaçakçılık balığımız FG Market'ten aldığımız örnek balıkla aynı yerden gelmiş. | Open Subtitles | سمكنا المهرب بالقطع جاء من نفس المكان الذى حصلنا منه على العينه fg من بقاله |
Muhtemelen aynı yerden temin etti. | Open Subtitles | غالبا إشترت حبوبها من نفس المكان |
Hepsi zaten aynı yerden gelmiyor mu? | Open Subtitles | -فجميعها على الأرجح من نفس المكان, صحيح؟ |
- Herkes aynı yerde çalışsın. | Open Subtitles | لنجعل الجميع يعمل من نفس المكان |
En önemlisi de bu cihazları kullanan kişilerin hep aynı yerde duruyor olmaları. | Open Subtitles | ...ولكن الامر الاهم، تلك الهواتف دائماً ما تعمل من نفس المكان |
Ortadox Yahudi bir ailenin evine götürdüğümü ve orada ilk cuma akşamı, sebt günü yemeği yediklerini, birlikte hamin olarak adlandırılan bir yahudi yemeği olan yahniyi yediklerini bir süre sonrada da ailelerin 100 yıl önce Kuzey Amerika'da aynı yerde ortaya çıktığına ilişkin bağın farkına vardıklarını hatırlıyorum. | TED | ذهبوا لبيت عائلة يهودية أرثودوكسية، وتناولوا هناك أول عشاء ليالي الجمعة، عشاء السبت، أكلوا الخامن سويًا، وهي أكلة يهودية، من الخنة، وبعد التواصل أدركوا، وبعد فترة، أن عوائلهم قدموا قبل مئة سنة ماضية من نفس المكان في شمال أفريقيا. |
- aynı yerde. Hep orada çıkarım. | Open Subtitles | - من نفس المكان, دائما من نفس المكان - |
Peruğu aldığın yerden mi? | Open Subtitles | من نفس المكان الذي حصلت منه الشعر المستعار؟ |