Lütfen efendim! Bu bir tür hata olmalı. Ben köle değilim. | Open Subtitles | من فضلك يا سيدي، إنه خطأ من نوعِ ما أنا لست عبداً. |
- bir tür bir kap suyun altına yolculuk yapabilen bir kap. | Open Subtitles | سفينة من نوعِ ما، عدا أنها تسافر تحت الماء. |
Merkezi bina bir tür enerji kalkanıyla korunuyor. | Open Subtitles | المبنى المركزي محمي بدِرع طاقة من نوعِ ما |
Ne bileyim, Bir çeşit cadı kitabıydı sanırım. | Open Subtitles | أنا لا أَعْرفُ، بَعْض الكتابِ من نوعِ ساحرةَ، أَحْزرُ. |
Yakında eline Bir çeşit virüs geçecek. | Open Subtitles | أنت على وشك أن تحصل على فيروس من نوعِ ما؟ |
Birisi bana bu lanet diademin ne olduğunu söyleyebilir mi? Bir çeşit taç. Mücevherli taç. | Open Subtitles | إنها تاج من نوعِ ما يبدو شبيه بالأكليل. |
Evet. Varsayımsal olarak diyelim ki Iron Heights'ın yapamayacağını yapan bir tür hapishane biliyorum. | Open Subtitles | أجل، لنقل من الناحية النظرية أنني أعرف سجن من نوعِ ما، |
bir tür dini hikaye üzerinde çalışıyordu galiba. | Open Subtitles | لابد أنها كانت تعمل على قصة دينية من نوعِ ما |
Dava sırasında, fazla ilgi çekmeden sorgusuz sualsiz taşınabilen bir tür tahvil ya da senet karşımıza çıktı. | Open Subtitles | لدينا قضية قد تكون متعلقة بـ سندات او تأشيرات من نوعِ ما شيء يمكن نقله |
bir tür solucan yada virüs koduna benziyor Hepsi bir arada. | Open Subtitles | يَبْدو أنه رمزَ فيروسِ من نوعِ الدودةَ، |
Anlayamadım. Bu bir tür hata falan mı? | Open Subtitles | لا أفهم، هل هذا خطأ من نوعِ ما؟ |
Muhtemelen bu yolculuğa kendini bana karşı bir tür rakip ve beni bir tehdit olarak gördüğün için çıkmışsındır. | Open Subtitles | ربما تظن نفسك في هذه الرحلة لأنك منافس من نوعِ ما تهديد ما .. عليّ ... |
Muhtemelen onlarla bir tür anlaşma yaptı ve işi tamamlamak için onları yeni dünyaya getirdi. | Open Subtitles | -أعتقد إنّه قام بأتفاق من نوعِ ما معهم , أن يحضرهم |
Sanırım Thanatos babamın dâhil olduğu bir tür gizli araştırmaymış. | Open Subtitles | أعتقد أن (ثانتوس) مشروع سريّ من نوعِ ما وأن أبي كان جزءًا منه ولا بد أنه هامٌ جدًا |
- Bu şey bir tür batarya sanırım. | Open Subtitles | -أظن هذا الشيء بطارية من نوعِ ما |
Sanırım Bir çeşit zihinsel verici. | Open Subtitles | أعتقد أنها موصل معرفي من نوعِ ما. |
- Bir çeşit ayna silahı kullanıyordu. | Open Subtitles | كان لديه مسدس مرايا من نوعِ ما يستخدمه |
Bir çeşit kefaret gibi düşün. | Open Subtitles | أفترض أنه تكفير من نوعِ ما |
Bir serum geliştirdim. Bir çeşit ilaç. | Open Subtitles | لقد طورت مصل، دواء من نوعِ ما |
Bir çeşit işçiler. | Open Subtitles | عمال من نوعِ ما |