Bak, ben de saldırmak istemiyorum ama bizim görevimiz bu. | Open Subtitles | أنظر , لا أود أيضا مهاجمة القاذفة ..لكن ذلك واجبنا |
Demek ki bu yüzden 29 Nisan'da şubemize saldırmak için çok heveslilerdi. | Open Subtitles | ربّما يكون الخاتم هو سبب حرصهم على مهاجمة مكتبنا يوم 29 نيسان |
Ama Sun Yatsen bu Japon şeytanlara saldırmaya cesaret etmez. | Open Subtitles | لكن سن ياستين لن يجروء على مهاجمة هذه الشياطين اليابانية |
Sana bir saldırı planı yapıp mikrobun peşine düşeceğiz. | Open Subtitles | أعطيه خطة علاج مهاجمة والقضاء على بكتيريا السُل |
Sanırım, ilk etapta evinin nasıl saldırıya uğradığıyla ilgili düşünmen gerekiyor. | Open Subtitles | أظنّكّ عليك أن تفكّر كيف تمّت مهاجمة مأمنكَ في المقام الأوَّل. |
Sizler insanlığa saldırma gibi bir hata yaptınız ve yakalandınız. | Open Subtitles | ،لقد أقدمتم على خطأ مهاجمة البشرية .و قد تمّ اعتقالكم |
Binlerce gemilik bir güce yetersiz gücümüzle saldırmak intihar olur. | Open Subtitles | إن مهاجمة جيش يزيد عن ألف سفينة بجيشنا الضئيل انتحار. |
Bize Afganistan konusunda saldırmak için her yerde gezdirecekler kadını. | Open Subtitles | سيقومون بالتباهي بها في الأرجاء مهاجمة إيانا في قضية أفغانستان |
Peki biri saldırmak isterse ne olur? | TED | وماذا يحدث إذا كان شخص ما يريد مهاجمة هذا؟ |
Dünya'ya uyuşmazlık getirmek için kardeşine ve kardeşinin müttefiklerine saldırmaya karar verdi. | TED | لجلب الفتنة إلى العالم، قرّر مهاجمة أخيه وحلفائه. |
Eğer güç birliği yaparsak Çinlilerin on bir büyük gücün temsilcilerine saldırmaya cüret edebileceklerine inanmıyorum. | Open Subtitles | الصينيين لن يجرؤ على مهاجمة ممثلي من 11 دول الكبرى إذا وقفنا بحزم |
Ya vücudu şarbonu yok etmek için çok çabalayıp kendine saldırmaya başlamışsa? | Open Subtitles | -يدي تؤلمني ماذا إن تعب جسده في مهاجمة الجمرة حتى هاجم نفسه؟ |
Araba hırsızlığı, sarhoşken araba kullanmak, memura saldırı, hakime yalan söylemek... şimdi de haneye tecavüz. | Open Subtitles | سرقة سيارة , القيادة تحت تأثير الخمر مهاجمة ضابط , الكذب على القاضى والآن , إقتحام منزل |
saldırı öncesinde yapılan savunma planı, Japon filosu daha denizdeyken bu uçaklarla karşı bir harekat yapılması üzerine kurgulanmıştı. | Open Subtitles | و الفكره كانت تقتضى وجوب مهاجمة الـيـابـانـيـيـن أثناء تجمعهم فـى الـبـحـر |
Hobi olarak insansız hava taşıtı uçuran bir pilotun iki hafta önce, bir plajın yakınlarında uçuş yaptığı için saldırıya uğradığını duymuşsunuzdur. | TED | تسمعون، في الحقيقة، كيف أنه تمت مهاجمة أحد الهواة، من طياري الطائرات بدون طيار قبل أسبوعين لأنه كان يطيّر واحدة قرب الشاطئ. |
Kadınlar saldırıya uğradıkları zaman, polis önce kocalarını ya da erkek arkadaşlarını inceler. | Open Subtitles | أتعلمان، عندما يتمّ مهاجمة امرأة، تحقق الشرطة مع الأزواج والأحباب أولاً |
Yanlış tepeye saldırma emri alana kadar oldukça da başarılıydı. | Open Subtitles | شخص جيد ايضاْ حتى طلب منة مهاجمة التل الخاطىء |
...gizli toplulukların üyelerine saldırıp, öldürmek yaşam deneyimini, iyileştirici etkiler yapar. | Open Subtitles | مهاجمة وقتل أعضاء من المجتمعات السرّية سيكون له تأثير خفيف في التجربة الإنسانيّة |
Bir çocuk babasına çekiçle saldırmayı nasıl düşünebilir? | Open Subtitles | أنى لطفلة بريئة بفكرة مهاجمة أبيها بمطرقة؟ |
Üçüncü ve uzun süren durumlarda, zayıf tarafa saldırmanın avantajları ve dezavantajları nedir? | Open Subtitles | مالذي تريدني أن أتحدث عنه؟ فوائد و مضار مهاجمة ربع جانبي ضعيف في أثناء تواجدك في المنطقة الثالثة و الطويلة؟ |
Bütün bu insanlara saldırarak annenden intikam aldığını mı düşünüyordun? | Open Subtitles | أظننت حقا انك ستنتقم من امك عن طريق مهاجمة كل هؤلاء الاشخاص ؟ |
El-Sakar, Meclis'e saldırıyor, Beyaz Saray'a saldırıyor... Sırada neresi var? | Open Subtitles | آظهرت لنا جماعة الصقر أن بوسعهم مهاجمة الكابيتول والبيت الأبيض |
Askerî üslerimizden birine saldırmaktan söz ediyorsunuz. | Open Subtitles | أنت تتحدث عن مهاجمة أحد قواعدنا العسكريّة |
Hiçbir şey yapmadan burada durup, cadıların saldırmasını bekleyemeyiz. Haklı. | Open Subtitles | لا يمكننا الإنتظار هنا بكل بساطة وإنتظار مهاجمة السحرة لنا |
Belaltı dövüşmekten çekinmeyen Condorlar sık sık üreme organlarını hedef alıyor. | Open Subtitles | تقنية الضرب من تحت الحزام وتشمل مهاجمة كل منهما الأعضاء التناسلية. |
Foyet arabadakilere saldırdığını söylemişti, bu gece bir otobüse saldırdı. | Open Subtitles | فوييت قال انه يحب مهاجمة الناس في سياراتهم الليلة هاجم حافلة |
Siz saldıracak bir şey önerebilirim bu onu hakikaten yıkacaktır. | Open Subtitles | أقترح عليكما مهاجمة الشيء الوحيد الذي يؤمن به بحق. |