Demek istediğim şu, "Mutlu olmak için inancını rüzgara savurur muydun?" Düşünceni söyle. | Open Subtitles | ما أعنيه هو إذا ما كنت سترمين ما هو متبّع ومألوف في مهب الريح لكي تحققي السعادة |
Düşman kuvvetli bir rüzgara karşı savaşıyordu, ve dakikalar içinde savunmaları kırıldı. | Open Subtitles | العدو كان في مهب الريح و كان هناك جفاف و قد ضعفت دفاعاتهم سريعاً |
Ne ben ne de bebeğimiz rüzgârda oturmak ister. | Open Subtitles | أنا لا أحب الجلوس في مهب الريح وكذلك طفلنا لا يحب |
Tamam, bu yüzden var Iki buçuk milyar doları rüzgarda yüzen. | Open Subtitles | حسنا، حصلنا على اثنين ونصف مليار دولار عائم في مهب الريح. |
Burrows'a saklandı ya da rüzgarda toz gibi uçtu. | Open Subtitles | مخبأة في الجحور أو متناثرة مثل الغبار في مهب الريح. |
Ve şimdide,Kendini aciz hissediyorsun. Rüzgardaki bir yaprak gibi. | Open Subtitles | والأن أنت تحس بأنك عاجز كورقة شجر فى مهب الريح |
Komşuları Lewisler'in kayıplara karıştığını söylüyor. | Open Subtitles | DANVILLE: Lewises هي في مهب الريح. الجيران وتقول |
Bu sırada "Rüzgar Yükseliyor" başrole bir seslendirme sanatçısı bulmaya çabalıyordu. | Open Subtitles | في الوقت الحالي "مهب الريح" كان من الصعب العثور على من يؤدي صوت الشخصية الرئيسية |
- Kasap tahtasına koyduğun, müfredatın yarısı. | Open Subtitles | انهم نصف منهجنا وانت تضعهم في مهب الريح |
rüzgara karşı durup külotları indirirler. | Open Subtitles | إنهم يقفون في مهب الريح و يلقون ثيابهم الداخلية |
Sonra hepimiz rüzgara karışacağız. | Open Subtitles | و بعد ذلك نحن جميعا في مهب الريح |
Yani bu, rüzgara karşı işemek gibi olur evlat. | Open Subtitles | لذا فهذا كالتبول في مهب الريح يا بُني ... كما تعلم ، أنا |
Farklı insanlar, elde ettikleri sonuçlarda ısrar etmek, ve inançlı bir şekilde buna tutunmak, ya da boş verip, parmağını rüzgara kaldırıp, kazanmak için gereken olarak düşündüklerini yapmak arasında bir açmaz yaşarlar. | TED | أناس مختلفة تتفاوض بين التمسك بالنتائج المرجوة , مؤمنين بها تماماً , منحدرين إلي الإشتياق للمجد , أو متخلين عنه , واضعين أصبعهم في مهب الريح , فاعلين أياً كان في إعتقادهم سوف يقودهم إلي موقف فائز . |
Külleri rüzgârda savurmak gibi saçmalıklar istemiyorum. | Open Subtitles | بلا ضجة أو رماد يذرى في مهب الريح أو أي من هذا الهراء |
"Efendiye bakın! Sanki rüzgârda bir su kabağı!" | Open Subtitles | السيد الجديد كاليقطينة في مهب الريح |
İpleri rüzgarda uçan, yerlere serilmiş bayraklar... | Open Subtitles | رايات الأعلام على الأرض، ترفرف بالحبال في مهب الريح |
Yani herkes kaybolur, toz duman olur. | Open Subtitles | كل هذا تلاشى وأصبح في مهب الريح |
Şimdi gidersen, her şey toz olur. | Open Subtitles | (تشلسي) إذا خرجتِ الآن ستذهب كل أتعابنا في مهب الريح |
Rüzgardaki Fısıltılar, Herkesinki kendine, | Open Subtitles | فلم همسات في مهب الريح و لكل ما يملك |
Artie Abrams'ın filmi Rüzgardaki Poşet için yapılan seslendirme. | Open Subtitles | هذه رواية لأكياس بلاستيكيه في مهب الريح |
Adam kayıplara karışmış. | Open Subtitles | غاي في مهب الريح. |
Rüzgar Yükseliyor ve Prenses Kaguya, ikisi de ilgi çekici konular. | Open Subtitles | "مهب الريح" و "الأميرة كاجيوا" مثيرين للإهتمام |
- Kasap tahtasına koyduğun, müfredatın yarısı. | Open Subtitles | انهم نصف منهجنا وانت تضعهم في مهب الريح |
Bu iş yolundan saparsa benimde kellem gider. | Open Subtitles | لذا أنا في مهب الريح إن لم ينجح هذا. |