Muhammed Yunus, bunu Bangladeş'te mikro krediyle finanse etti. | TED | موّل محمد يونس هذه بقروض صغيرة في بنغلادش. |
Senin seçim kampanyanı finanse etti ki sen de o zaman bundan hiç şikâyetçi değildin. | Open Subtitles | موّل حملتك الانتخابية بالكامل ولم تكن لديك مشكلة في ذلك قبل بضعة أشهر |
Araştırmam Bay Mirga'nın bağışları sayesinde devam etti. Orta Doğu ve Afrika'daki kazıları o finanse etti. | Open Subtitles | إستفادت أبحاثي من تبرعات السيد (ميرغا)، فقد موّل عمليات حفر في الشرق الأوسط وإفريقيا. |
Merlyn onun savunması için para desteği sağlamış. | Open Subtitles | (ميرلن) موّل الدفاع عنه. |
Merlyn onun savunması için para desteği sağlamış. | Open Subtitles | (ميرلن) موّل الدفاع عنه. |
Adam filmi finanse etmek için... kan bağışı yapmış. | Open Subtitles | قرأت أنه موّل فيلمه -بالتبرع بدمه |
Sence bu operasyonu finanse etmek için parayı bu şekilde mi buldu? | Open Subtitles | -أتعتقد هكذا موّل عمليته؟ |
Bence bir kısmını bu şekilde finanse etti. | Open Subtitles | -أعتقد هكذا موّل جزءاً منها |