"مُحاميّ" - Traduction Arabe en Turc

• Avukatım
• Avukatımı
• avukatımla
• Avukatımın
• Avukatlarım
• avukat

Durun bakalım. Avukatım bunları inceleyene kadar oy falan kullanmıyorum.
مهلاً، أنا لن أصوت إلى أن ينظر مُحاميّ في القضية.

Avukatım, vasiyet okunurken burada olmamın iyi bir fikir olacağını düşündü.
إعتقد مُحاميّ أنها ستعود بالمنفعة علي بلبقاء مِن أجل تِلاوة الوصية

Söylemişken, Avukatımı istiyorum.
بما أنّه تمّ قول ذلك، فإنّي أودّ مُحاميّ.

Avukatımı istiyorum.
أعتقد أنّي أرغب في مُحاميّ الآن.

Rekabet Kurulundan gelen salaklara avukatımla konuşmalarını söylemiştim.
لقد قلتُ لكم يا ملاعين لجنة مُراقبة عمليّات البورصة أن تتحدّثوا مع مُحاميّ.

Avukatımın işini çok daha kolay hâle getirdin.
لقد جعلت وظيفة مُحاميّ أسهل بكثير.

Anayasal sürece aldırmazsanız eğer burada işimiz sonlandığında Avukatlarım yaptıklarınızın acısını söke söke çıkartacaktır.
وبغضّ النظر عن أيّ هراء دستوريّ تعتقدون أنّ بإمكانكم تنفيذه، عندما ننتهي من هنا، فإنّ مُحاميّ سيقلب عليكم هذا الأمر برمّته.

Bir muhabir için çok garipsin, bir avukat içinse çok yaşlı.
غريباً جداً أنّ تصبح مراسلاً إخبارياً، و غدناً جداً أنّ تصبح مُحاميّ.

Avukatım karakolda söylediklerinize kulak misafiri olmuş. Ben de söylediklerini kontrol ettim.
لقد سمعك مُحاميّ في مركز الشُرطة، لذا أمرته أن يتحقق من أمرك.

Bakın ne diyeceğim Avukatım gelene kadar tek bir kelime bile etmeyeceğim.
سأخبركِ أمراً، لن أقول كلمة واحدة حتى يصل مُحاميّ إلى هنا.

Avukatım gelene kadar başka tek bir söz söylemeyeceğim.
لن أنطق بكلمة أخرى إلاّ في ظل وجود مُحاميّ.

Burada önemli olan... Avukatım, bir partnerlik sözleşmesi hazırladı.
الشيء المهم هنا، مُحاميّ قام بصياغة اتفاق شراكة.

Avukatım az önce gönderdi tamam mı?
لقد أرسله مُحاميّ إليّ للتو، حسناً؟

Bak görüyorum ki ağırdan alıyorsun, Avukatımı istiyorum dedim.
اسمع، أستطيع أن أفهم أنّك بطيء الإستيعاب قليلاً، لكنّي قلتُ للتو أنّي "أودّ مُحاميّ".

Şimdi git bana Avukatımı getir sonra cehenneme kadar yol...
اذهبي الآن لتجلبي لي مُحاميّ وبعدها ارحلي إلى الجحـ...

...o kadar saçma ki Avukatımı çağırmaya bile tenezzül etmeyeceğim.
طريفة لدرجة أنّي لن أنتظر حضور مُحاميّ.

Bu arada Avukatımı istiyorum.
في غضون ذلك، أريدُ مُحاميّ.

Az önce telefonda avukatımla konuştum.
لقد أغلقتُ الهاتف للتو مع مُحاميّ.

Çoktan avukatımla konuştum.
لقد تحدّثتُ بالفعل مع مُحاميّ.

avukatımla konuşmak istiyorum.
أودّ التحدّث إلى مُحاميّ.

Avukatımın da haberi olsun.
فقط ، أعلمي مُحاميّ

Avukatlarım bunu duyana kadar keyfini çıkar.
-إنتظر حتى يسمع مُحاميّ عن هذا

Ama kapalı duruşmada özel bir avukat onu temsil edecek.
لكن في جلسّة إستماع مُغلقة، مصالحه سوف تُمثل من قبل مُحاميّ خاص.