Duydum ki otobüsünde bir adam kaçıran varmış. | Open Subtitles | ما أمر ما سمعت أنك تحمل مُختطف على متن حافلتك؟ |
Bu insanların yaptığı şey yüzünden çocuğu kaçıran kişi bu işten paçasını kurtarmış. | Open Subtitles | لأن ما فعلونه أولائكَ الناس كأن مُختطف لاذ بطفله المُختطف. |
Sinirlerim bozuk çünkü savaş kahramanı adam kaçıran birine dönüştü kendini onu vurmak zorunda kalacağım bir duruma soktu. | Open Subtitles | أنا غاضب بشأن ذلك أنا غاضب بشأن تحول شخصاً ما من بطل حرب إلى مُختطف وضع نفسه في موقف حيث اضطررني إلى إطلاق النار عليه |
Evet, hiçbir Booth kaçırılan ağabeyini kurtarmamıştı. | Open Subtitles | أجل, لكن لم يضطر أي (بوث) لإنقاذ أخيه من مُختطف مجنون |
kaçıran? | Open Subtitles | مُختطف ؟ |